KANATLARIMI KIRMAYIN
  • Reads 20,160
  • Votes 992
  • Parts 13
  • Reads 20,160
  • Votes 992
  • Parts 13
Ongoing, First published Jan 15, 2020
Mature
Cennetten koparılıpta dünyaya gönderilen bir huma kuşunun hikayesi bu. Güzelliklerin içinden koparılıpta imtihan deryasına atılıp kanat çırpmaya çalışan bir huma kuşunun hayat mücadelesi..


Kapının gürültülü bir şekilde duvara çarpılmasıyla genç kız şıçrayarak oturduğu yerden kalkıp, arkasını döndü. Odanın içine giren kocası hiddetle yerleri dövüyordu sanki. Bir ileri  bir geri odanın etrafında adım atan adam karısını fark edemeyecek kadar kendisini kaybetmişti. Ağzından çıkanları bile birilerinin duyabilme ihtimalini düşünmeden dudaklarının arasından dışarıya sarf ediyordu.

"Sıçayım böyle hayatın içene emi! Ne lan bu böyle her şeyin bedelini ben mi ödeyeceğim?" Sinirini bir türlü dindiremeyen adam yumruk yaptığı elini duvara geçirmeye başladı. Biraz önce babası öyle bir ateş bırakmıştı ki içine sağanak sağanak yağmurlarla yıkansa da yüreği artık  söndüremezdi o ateşi. Bir anda aklına gelen abisi ile yumdu gözlerini. Derisi soyulan elinin durumunun vehametini düşünmeden daha güçlü vurarak kanatlamaya başladı.

"Sen gittin abi.. Sen vuruldun.. Ama ölen ben oldum.. Şimdi nasıl senin sevdiğin kızı ben karım yapayım he.. Hüma'nın üzerine nasıl getireyim." Elini vurduğu duvara çaresizce anlını koydu. "Ben şimdi nasıl söyleyeceğim Hüma'ya Diyar benim nikahıma geçecek diye. Günlerdir göz yaşı döktüğün kız artık senin kuman olacak diye nasıl söyleyeceğim Allah'ım.." Durumun acı yüzünü kendine bile itiraf edemeyen adam zalim hükmün pençesinde boğuşurken, odanın içinden gelen bir sesle kafasını duvardan kaldırarak arkasına döndü. Ve şuanda en son görmek istediği kişiyi görüyordu gözleri.

Allah kahretsin anlatmaya korttuğu kadın her şeyi duymuştu artık...
All Rights Reserved
Sign up to add KANATLARIMI KIRMAYIN to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
40 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
GECENİN İZİ cover
Siyah Yıldızlar  cover
ÖFKE ÇİÇEĞİ  cover
BIÇAK SIRTI - BXB - GAY cover
KONUK SEVMEZ DENİZ cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
Sarmaşık [BxB]  cover
İMDADIM cover
Kara Gül  cover
🌼PAPATYA 🌼(Düzenlenecektir) cover

GECENİN İZİ

40 parts Ongoing

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....