Dudaklarımın üzerinde dans eden yumuşak dudaklarla beraber kalçama konulan el beni şehvetin doruğuna çıkarmaya yetmişti. Vücuduma yayılan şehvet dalgasıyla beraber boğuk bir inilti etrafa yayıldı. Hissettiğim yoğun duygulara karşı koyamayıp elimi kömür karası yumuşak saçlara daldırdım. Bana gerçek yumuşaklığı kanıtlayan saçları elimi gıdıklayınca dudaklarımın arasından küçük bir kıkırtının firar etmesine engel olamadım. Bununla birlikte dudaklarımın üstündeki baskı kalktı ve sadece nefes alış verişlerimiz duyulmaya başlandı. İnip kalkan sert göğsüne elimi yasladım. "Ne oldu? Çok mu hoşuna gitti?" nefes nefese sorduğu soruya sadece başımı salayarak onayladım. Çok hoşuma gitmişti. Onun bana dokunması beni kendimden geçirmiş başka dünyalara götürmüştü. Elini kalçamdan çekip saçlarımı omzumdan sırtıma doğru attı. Yumuşak dokunuşlarına karşın mayışmıştım. Onun her dokunuşu beni çileden çıkartıyordu. Onu her zeremde istiyordum. Boynumu başparmağıyla hayali daireler çizerek okşamaya başladı. "istiyor musun bebeğim?" dedi büyük bir istekle. İstiyor muydum? Sonuna kadar. Mayışan bedenimin etkisiyle gözlerim kapanmak üzereyken "evet istiyorum. Her zeremde seni tatmak, bilmek, keşfetmek istiyorum" dedim gözlerim karanlığa hapsolurken. Onun ise eleri kalçama kaymış beraberinde boynuma sert öpücüklerini geçirmeye başlamıştı. Ruhumda iz bırakan adam, seni istiyorum! ஜ | dealamortes |