Story cover for Eɴɪşᴛᴇᴍɪɴ Kᴜᴍᴀsı by rabiyaufak
Eɴɪşᴛᴇᴍɪɴ Kᴜᴍᴀsı
  • WpView
    Reads 1,377,101
  • WpVote
    Votes 34,206
  • WpPart
    Parts 58
  • WpView
    Reads 1,377,101
  • WpVote
    Votes 34,206
  • WpPart
    Parts 58
Complete, First published Aug 09, 2014
Mature
Bazı aşklar günah gibidir; öyle bir günahtır ki bedeli berdel ile ödenir.

Bu topraklarda, erkeklerin yaşaması için kadınlar kurban edilir. Kadın haklarından bihaber olan bu coğrafyada, kadın kahramanlar vardır.

Bu bir aşk hikayesi değil; kaderine boyun eğmek istemeyen bir kadının mücadelesidir. Gönlünü imkânsız bir aşka kaptıran bu kadın, parmağında en büyük düşmanının yüzüğünü taşımaya mahkûm kalır. Kim bilebilirdi bir sevdanın böylesine vedalara yol açacağını?

Kitap ilk kez 20 Ağustos 2014'te yayımlandı.

9 Ekim 2020'de 1 milyon okuma aldı.


Tanıtım filmi: https://youtu.be/COiyX9fk81M
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Eɴɪşᴛᴇᴍɪɴ Kᴜᴍᴀsı to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
SİSLERİN ARDINDA KALAN  by aysunhilal02
1 part Ongoing Mature
Ne kadar sakin görünsem de, içimden bir fırtına geçiyordu. "Beni seçmeni bekledim, ama hep yalan söyledin," dedim, gözlerimi kaçırarak. "Yalan değil, senin için savaştım. Ama sen hep kaçtın," dedi sessizce. Yine kendini temize çekmeye çalışıyor... Hep yaptığı gibi. Oysa ben kaçmadım, kırıldım. "Kaçmak değil, terk edilmek daha acı," dedim. Her terk edilişimde bir parçam daha eksildi, ama o bunu hiç görmedi. "Terk etmekten korktum. Seni kaybetmekten..." Ses tonu yumuşaktı ama içi boştu. "Kaybetmekten korktuğun kadar sevmiyorsun," dedim, gözlerinin ta içine bakarak. "Sevgiyle nefret arasındayız. Farkı göremiyorsun," dedi. Hayır Arslan... Ben her şeyi gördüm. Gözlerimi sen kapattın. "Sevgi böyle olmamalı. Bu sadece acı," dedim boğuk bir sesle. Kalbim onun ellerinde ezildi... Defalarca. "Acı bizim gerçeğimiz," dedi. İçimden bir kahkaha koptu ama dışarı çıkmadı. Ne acı dolu bir 'aşk'mış bu... "Gerçek dediğin yalanla örülü bir hapishane," dedim. Ve ben o hapishanenin en yalnız mahkûmuydum. "O hapishanede bile seni bırakmam," dedi kararlı. İşte bu cümle... En çok korktuğum şeydi. Gitmeme bile izin vermeyecek kadar bencildi. "Beni bırak... yoksa kendimi yok ederim," dedim, gözyaşlarımı tutarak. "Kendini yok edemezsin. Ben izin vermem," dedi bir adım atarak. Artık iznin yok Arslan. Bu hayat senin değil, benim. "İzin verseydin, çoktan gitmiştim," dedim. Beni tutan senin aşkın değil, kurduğun zincirlerdi. "Gitmene izin verseydim... kendimi de öldürürdüm," dedi sessizce. O zaman önce ben öleyim, dedim içimden. Belki sen yaşarsın.
You may also like
Slide 1 of 10
SİSLERİN ARDINDA KALAN  cover
HİCRAN +18 (töre) (düzenleniyor)  cover
Şiddetli Hazlar  cover
A H L Â  cover
Aşk-ı İntikam (Tamamlandı) cover
CAN EVİ (Tamamlandı) cover
KIZILCA cover
TÖRE (KUMA) cover
Aynadaki Ben cover
Kötü Kuma  cover

SİSLERİN ARDINDA KALAN

1 part Ongoing Mature

Ne kadar sakin görünsem de, içimden bir fırtına geçiyordu. "Beni seçmeni bekledim, ama hep yalan söyledin," dedim, gözlerimi kaçırarak. "Yalan değil, senin için savaştım. Ama sen hep kaçtın," dedi sessizce. Yine kendini temize çekmeye çalışıyor... Hep yaptığı gibi. Oysa ben kaçmadım, kırıldım. "Kaçmak değil, terk edilmek daha acı," dedim. Her terk edilişimde bir parçam daha eksildi, ama o bunu hiç görmedi. "Terk etmekten korktum. Seni kaybetmekten..." Ses tonu yumuşaktı ama içi boştu. "Kaybetmekten korktuğun kadar sevmiyorsun," dedim, gözlerinin ta içine bakarak. "Sevgiyle nefret arasındayız. Farkı göremiyorsun," dedi. Hayır Arslan... Ben her şeyi gördüm. Gözlerimi sen kapattın. "Sevgi böyle olmamalı. Bu sadece acı," dedim boğuk bir sesle. Kalbim onun ellerinde ezildi... Defalarca. "Acı bizim gerçeğimiz," dedi. İçimden bir kahkaha koptu ama dışarı çıkmadı. Ne acı dolu bir 'aşk'mış bu... "Gerçek dediğin yalanla örülü bir hapishane," dedim. Ve ben o hapishanenin en yalnız mahkûmuydum. "O hapishanede bile seni bırakmam," dedi kararlı. İşte bu cümle... En çok korktuğum şeydi. Gitmeme bile izin vermeyecek kadar bencildi. "Beni bırak... yoksa kendimi yok ederim," dedim, gözyaşlarımı tutarak. "Kendini yok edemezsin. Ben izin vermem," dedi bir adım atarak. Artık iznin yok Arslan. Bu hayat senin değil, benim. "İzin verseydin, çoktan gitmiştim," dedim. Beni tutan senin aşkın değil, kurduğun zincirlerdi. "Gitmene izin verseydim... kendimi de öldürürdüm," dedi sessizce. O zaman önce ben öleyim, dedim içimden. Belki sen yaşarsın.