Kulübemin kapısını açıp, içeri girdim. Hava her zaman olduğundan daha da
soğuktu ve gecenin 2'si olması ayazın şiddetini arttırmıştı.
Nefesimi ellerime vererek, parçalanmış eldivenlerin içindeki soğuktan kızarmış
zavallı parmaklarımı ısıtmaya çalışıyordum. Bu gece de, her gece olduğu gibi
sahip olduğum tek pikeme sarılıp sabaha diri uyanmak üzere dua ederek
gözlerimi kapatacaktım.
Zengin semtlerdeki evlerin çöplerinden topladığım, beğenmeyerek attıkları
giysilerle yaptığım yatağıma uzandım. Bir anda geçmişimi düşünmeye
başlamıştım. Biliyorum geçmişi düşünmek hiçbir şeyi geri getirmediği gibi
onarmayacak da, ama bir aileye sahipken sahipsiz olmak ister istemez
"neden?" sorusunu sormama sebep oluyor.
©Tüm hakları saklıdır. All Rights Reserved
Read more