Olimpos'taki Anahtar
  • Reads 59,432
  • Votes 7,154
  • Parts 27
  • Reads 59,432
  • Votes 7,154
  • Parts 27
Ongoing, First published Feb 06, 2020
-Antik Tanrılar Serisi -2-

Kronos ve Rhea'nın oğlu, gökyüzünün ve yıldırımların tanrısı, bütün tanrıların ve bir zamanlar insanların kralı olan Zeus, asırlar önce Japon panteonunun Baş Tanrıçası Ametarasu tarafından iktidarsızlıkla lanetlenmiştir. Artık zamanını yatak odalarında harcayarak geçirmek yerine, iktidarını tehlikeye atan insan tacirlerini avlayarak, zaman zaman ona baş kaldırmaya cüret eden varlıkların yüreklerine korku salarak ve panteonunun refahını koruyarak geçirmektedir. Ancak Seth'in ayaklanma başlatmasıyla, kurduğu bütün düzeni tehlikeli bir yok oluşa doğru savrulmak üzeredir. 

Tehlikenin tam merkezinde ise, Slyvia isminde genç bir kadın durmaktadır.

Gwen Slyvia Reina, yirmi üç yaşında genç, hayata yeni atılan bir arkeologdur. En yakın arkadaşını korkunç bir kazada kaybetmesinin acısıyla yeni yeni yüzleşirken, Slyvia Mısır panteonunda herkes tarafından kötü şöhretiyle tanınan Kaos Tanrısı tarafından kaçırılır ve ıssız bir dağ kulübesinde korkunç bir hapis hayatı yaşamaya mahkûm edilir. Tutsak tutulduğu süre boyunca, genç kadın bildiği dünyasının aslında görünenden çok farklı olduğunu, tanrı ve tanrıçaların var olduğunu ve mitolojinin okuduğu kitaplardakinden daha farklı, daha tehlikeli ve ölümcül olduğunu öğrenecektir.

Horus'un gözünü ele geçiren Seth, kendisine daha fazla yandaş bularak gün geçtikçe güçlenmekte ve planını bir sonraki aşamaya taşımak için hazırlık yapmaktadır. Genç kadını Zeus ile karşı karşıya getirmeyi başardığında, her şeyin planladığı gibi gideceğinden ve Anahtar'ı ele geçireceğinden emindir... 

Zeus ve Slyvia, arzularında kaybolmadan Seth'i durdurmak ve Anahtar'ı almasına engel olmak zorundadırlar. Ancak zaman hızla geçmektedir ve vakit şimdi her zamankinden daha değerlidir...

©Tüm hakları saklıdır. Hiçbir şekilde iznim dışında paylaşılamaz, ko
All Rights Reserved
Sign up to add Olimpos'taki Anahtar to your library and receive updates
or
#638argo
Content Guidelines
You may also like
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oluyor) by Maral_Atmc6
72 parts Ongoing
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
You may also like
Slide 1 of 10
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oluyor) cover
YIRTICI GÖZLER cover
on the deathbed cover
Genesis [GAY] cover
YAŞAMAYANLAR (KİTAP OLUYOR) cover
İçimdeki Canavar (TAMAMLANDI)  cover
Lidena cover
90'lar Yeniden cover
Yılan Yuvası cover
FELAKET'İN KOLLARINDA cover

MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oluyor)

72 parts Ongoing

Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.