Sürekli sizi takip eden biriyle ne yapardınız?
Bu kişinin;ne adını,ne cinsiyetini,ne neye benzediğini,ne de size neler yapabileceğini bilmiyorsunuz.Sadece...size bir zararı dokunmadığı için defalarca polise gitme düşüncesinden vazgeçiyorsunuz o kadar.
Almira Demirel,hayatı boyunca mükemmel kardeşinin gölgesinde yaşamış bir abla.Kendi aksine,Açelya o kadar kusursuz biri ki,çıktığı her kişi sırf Açelya'ya yanaşmak için onu kullanıyor.
Almira'nın kendisini gerçekten sevdiğini düşündüğü tek bir kişi var;Gizemli Adam.
Onu tanımıyor,sadece telefon da onunla konuşup,yüzüne aptal bir sırıtış yayılıyor o kadar.
Almira gün geçtikçe daha neye benzediğini bilmediği bir adama bağlandı.Onun sevgisi Almira'yı büyüledi adeta.
Ve bir de okula yeni gelen Baran var.Tüm kızların ilgisi çekecek kadar yakışıklı,sözleri ve cümleleriyle her insanın kalbini çalacak kadar zeki.
Bu hikaye de,ne kötü çocuk var,ne de masum,saf bir kız.Bu hikaye, gerçek sevginin günümüz de hala var olduğunu ispatlayan bir hikaye.
❝Burası Karadeniz, burada hiçbir aşk mücadelesiz olmaz.❞
"Karadeniz'e eskiden Konuk Sevmez Deniz derlermiş," dedi. Sesindeki buz dağı yüreğimi titretti.
Bunu daha önce hiç duymamıştım. Demek hırçın dalgaların sahibi olan Karadeniz'e Konuk Sevmez Deniz diyorlardı. İlk kez duyduğum için olsa gerek garibime gitmişti. Ben de buraya gelen bir konuktum.
"Peki ya, öyle mi?" diye sorduğumda bakışlarımı usulca ona kaldırdım. "Burası gerçekten konuk sevmez mi?"
"Sevmez," dedi Kuzey net bir dille. "Alır, götürür, öldürür seni. Sen de elbet gideceksin buralardan, ait olduğun yere döneceksin. Buralar hiç konuk sevmez."
Bir düşman kapıyı çalar.
Elinde ölümle bekler.
İmkânsız bir aşk başlar.