Annesi Chara, ona hep bir efsaneden bahsederdi. İnsanlar ve canavarların savaşı bittiği zaman, kaybeden canavarlar yer altına sürgün edilmişlerdi. Eskiden bu canavarlardan birisiyle 'çok' yakın dost olan Chara, yaşadığı şeyleri kızına hiç tüm detaylarıyla anlatmamıştı, hep bir şeyler eksikti. Ama Frisk'e hep tembih ederdi. 'Canavarların dünyasına açılan kapının saklı olduğu dağdan uzak dur.' Çünkü Chara korkardı, yaşadığı tehlikeli şeyleri kızının da yaşamasından. Ancak Frisk, artık yeterince büyüdüğünü düşünüyordu ve bu da onu o dağa gitmeye itiyordu. Günün birinde olan oldu, dağa tırmandı ve içine atladı. Düştüğü sarı çiçeklerin arasında düşünmeye başladı. Annesi onun için çok endișelenmiș olmalıydı, kendisine anlattığı hikayelerin gerçek olup olmadığı merakı Frisk'i o kadar ele geçirmişti ki... Sonunda, işte buradaydı. Canavarların dünyasında. 'Yer altı'nda.