Parmaklarım usulca ensesinin bitimindeki saçlarına gitti. Küçük bir çocuğu teselli eder gibi sevdim. Ayrılmamız düşündüğümden uzun sürdü kafasını hafifçe kaldırdı ama benden uzaklaşmadı, ağlamamıştı ama kendini o kadar sıkmıştı ki, gözleri kıpkırmızı bir haldeydi, kirpikleri daha da belirginleşmiş gözleri koyu bir ton almıştı. Bu halini bile sevmiştim. Elleriyle yüzümü avuçladı, parmakları usulca yanağımda geziniyordu şimdi. Birkaç kez yutkundu, dudaklarını hafifçe aralayıp, sanki söyleyeceklerinden vazgeçmiş gibi geri kapattı. Ardından bakışlarını gözlerime çevirdi, Bu kadar acı içindeyken bile nasıl böyle güzel bakabiliyordun bana, aklım almıyordu. Yutkundum " Günün sonunda her şey bittiğinde yuvana dön güzelim, senin yuvan benim. Bana dön." Sıcacık dudaklarını alnımda hissettim ardından, gözlerim anın etkisiyle kapandı, Zaman dursun, ve ben hep böyle onun yanında kalayım istedim. "+ Sana söz veriyorum geri geleceğim, evime, sana gelceğim."