Parmaklarım usulca ensesinin bitimindeki saçlarına gitti. Küçük bir çocuğu teselli eder gibi sevdim. Ayrılmamız düşündüğümden uzun sürdü kafasını hafifçe kaldırdı ama benden uzaklaşmadı, ağlamamıştı ama kendini o kadar sıkmıştı ki, gözleri kıpkırmızı bir haldeydi, kirpikleri daha da belirginleşmiş gözleri koyu bir ton almıştı. Bu halini bile sevmiştim.
Elleriyle yüzümü avuçladı, parmakları usulca yanağımda geziniyordu şimdi. Birkaç kez yutkundu, dudaklarını hafifçe aralayıp, sanki söyleyeceklerinden vazgeçmiş gibi geri kapattı. Ardından bakışlarını gözlerime çevirdi, Bu kadar acı içindeyken bile nasıl böyle güzel bakabiliyordun bana, aklım almıyordu. Yutkundum
" Günün sonunda her şey bittiğinde yuvana dön güzelim, senin yuvan benim. Bana dön."
Sıcacık dudaklarını alnımda hissettim ardından, gözlerim anın etkisiyle kapandı, Zaman dursun, ve ben hep böyle onun yanında kalayım istedim.
"+ Sana söz veriyorum geri geleceğim, evime, sana gelceğim."
Abi kitapları kıtlığı çekiyorsanız doğru yerdesiniz. Sizden istediğim ana karakter olan kız ile empati kurmanız. Babasına olan düşkünlüğünü anlamanız. Bu kitapta önyargılı abiler yok, karışan bebekler yok. Alışılmış klasik abilerim hikayesi değildir. Dikkat! Bu kitabı okurken neden benim abim yok diye dert yanabilirsiniz :)
"Onu istemiyorum." Nefret dolu bakışları bendeyken babamdan uzaklaştı. "Benim kızım değil o!" dedi ve üstüme atılmak için hamle yaptı. Fevri bir hareketle geriye kaçarken hemşirelerden biri annemin koluna enjektör sapladı. Sakinleştirici olduğunu tahmin ettiğim sıvı bedenine girdi, hareketleri yavaşça kesilirken hala sayıklıyordu.
"Gerçekleri söyle ona Yılmaz." dedi uykuya dalmadan hemen önce. "Öz ailesini bulsun."
Beni bitirecek kelimeler dudaklarından döküldü. Annem odaya alınırken babam da peşinden gitti. Bedenim titredi, vücudumu soğukluk kapladı. Bir insan narkozluyken asla yalan söyleyemezdi.
Başlangıç: 12 Haziran 2022