Parmak uçlarına batan cam parçaları unutulmuş geçmişin iziydi, zihnindeki boşluk boğulacağın acıydı. Aç gözlerini Andaç! Beni unutturuyorlar sana. Kimse dokunamayacak zihnime. Git, istemiyorum. Ailem anlattı bana. Senle alakam yok benim. Damarındaki zehirle de alakan yoktu normalde. Ben bu değilim. Avuçla yüzümü Barbaros, öfkeden koyulaşmış gözlerle bak. Gerekirse boğazıma yapış, öldür. Ben... Karşı çıkamıyorum ona. Susmuyor bir türlü. Yardım edin! Yanıyor beynim, eriyor hatıralarım. Ateşi yakan ailem! Yardım edin bana. Hıçkırıklarımı, ağlarken attığım çığlıkları, demir kapıya geçirdiğim yumrukları duyan yoktu. Yardım edin! Lütfen, susturun şu içimdeki sesi. Öldürüyor her şeyi, bana ait olan herkesi. Nefesimi kesiyor, boğuluyorum bilinmezlik içerisinde. Ölüyorum... Bir dakika, diye mırıldandım kendi kendime... Zaten sizin istediğiniz de bu değil mi? -Uzaklaştım kapıdan.- Ölmeyeceğim o zaman, sizi kendi ellerimle öldürdüğüm güne kadar ölmeyeceğim!