İki insan düşün. Birbirine kelimenin tam anlaymıla zıt iki insan. İkisi de henüz hayatlarının buluğ çağında olduklarından, negatif düşünmeye oldukça meyilliler. Bu hikayede olağandışı bir şey yok. İki insanın birbirinden farklı olması gayet olağan. Peki ya bu ikisi aşk yaşarsa, ve bu aşk iki bireyin de depresif halleriyle sarsılıp durursa? İçten içe benziyorlar, benzer düşünüyorlar. Fakat dışa vurumları çok farklı. Biri fikirlerini, hislerini oldukça kolay açabilirken; diğeri bir o kadar zorlanıyor. Çekingen olan, oğlan; dışa dönük ve dobra olan ise kız. Birnevi kalıplaşmış iki insan tipi. İllaki bu iki karakterden birinde kendinizi bulacaksınız. Aslına bakarsanız, yapboz gibiler. Bir parça diğerini tamamlıyor. Ve son olarak da, bu iki insanın başrol olduğunu düşün. Olaylara iki insanın gözünden bakabileceğini, ve yalnızca okuyarak aslında olmadığın bir insan olabileceğini. Birnevi günümüz insanlarının belki de en büyük sorunu olan empati yeteneğini nasıl da farketmeden geliştirebileceğini. Dobra kızın farketmeden dilinden dökülen lafların, hassas çocuğun nasıl da kalbini kırdığını. Hassas çocuğun, söylemek isteyip de söylemeye çekindiği ve bir türlü açıklayamadığı şeylerin; kızı nasıl çılgına çevirdiğini. Ama buna rağmen, koşul gözetmeksizin sevmeyi. Daha iyi anlaşabilmek uğruna benliğinden ve gururundan vazgeçmeyi. Tüm bu çabanın sonu nereye varacak? Bunların hepsine, Hazar ve Tan'ın hikayesine onların dilinden birer birer tanık olmak ister misin?
1 part