Kırık Pençe İzleri
  • Reads 37,773
  • Votes 3,802
  • Parts 27
  • Reads 37,773
  • Votes 3,802
  • Parts 27
Ongoing, First published Mar 19, 2020
Mature
Bana nazik yalanlar söyle
Usulca kır kalbimi
Pişmanlık kekremsi, kurak bir tat bırakır kursakta
Kaybolursan diye ezberle bıraktığın izleri
Düştüğümüz karanlıkta yaralarımdan tanı beni

Eftalya Gürel; fazla kiloları, başarısız akademik kariyeri ve kötü sosyal ilişkileriyle başarı basamaklarını hızla çıkan dünyaca ünlü keman virtüözü kız kardeşinin aksine ailesinin ayrık otu olarak yaşamını sürdürmektedir. Yarı zamanlı çalıştığı gazetenin bünyesinde haber yapmak için gittiği özel bir davette farkında olmadan kötü kurdun inine girer.

Ortadoğunun en tehlikeli tetikçilerinden birisi olan 'Kesik' hatasız çalışmasını öngörülemez tehditlerle titizlikle ilgilenmesine borçludur. Ancak avlamak için peşine düştüğü kızın fotoğraf makinesinde bir sonraki hedefinin resimlerini gördüğünde elindeki kuzunun sandığı kadar masum olmadığını anlar ve onu da sorgulamak için beraberinde götürür.

"Beni öldürecek misin?"
"Bugün değil."

Derler ki; kaçtığımız her savaş bir gün suret kazanır ve en çekici kılıkta karşımıza çıkmaya başlarmış. Hem birbirlerine hem de dışarıda patlak vermek üzere olan savaşa karşı dururken Ofelya'nın ortadan kaybolmasıyla Eftalya kendini geri dönülemez bir şekilde bu karanlık dünyaya kötü kurdun elini tutarak girerken bulur.

"Güzellik beyhudedir Eftalya. Ona nasıl baktığına, nasıl algıladığına göre değişir. Sendeyse başka bir şey var; aradığımın farkında bile olmadığım bir şey.."

'İfade edilmemiş duygular asla ölmez, sadece diri diri gömülür ve sonradan daha korkunç şekillerde tezahür ederler.'
All Rights Reserved
Sign up to add Kırık Pençe İzleri to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
28 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
SAVAŞ YILLARI cover
Özledim Sevdiğim cover
Kara Gül  cover
Zorba'nın Özel Asistan'ı  cover
GECENİN İZİ cover
KAYIP NOTALAR cover
Lavin cover
GENÇLİĞİMDEN SEVGİLERLE. cover
ÇEHRESİZ cover
Kanlı Güvercin cover

SAVAŞ YILLARI

20 parts Complete Mature

Soğuk ve yağmurlu günde karşısına geçmiş,oturmakta olan Selma,hanım derin düşünceler içerisinde kıvranıp,duruyordu.Aklında bir sürü düşünce vardı,ve uzun bir süre daha bu karamsar düşüncelerden kurtulamayacağı kanısındaydı.Savaş patlak vermişti,1 dünya savaşının eşiğindeydiler adeta,ve bu zorlu günlerde ailesini geçindirmek,çabalamak onun için o denli zordu ki,ne yaparsa yapsın,iç sıkıntısını içinden atamıyordu.Peki ya kocası?onun durumu kendisininkinden farklı mıydı sanki?hayır,değildi,oda üzülüyor,sıkılıyor,bunalıyor,bazen sırf üzüntüsünü ailesine belli etmemek için işten,eve dönmüyor,iş yerinde kalıyordu.Selma,hanım pencerede otururken birden kocasını özlediğini fark etti,ve onu aramaya karar verdi.