Her insan öldürürmüş sevdiğini derdi usta. Hayır efendim yaşamak ve yaşatmak istiyorum sevdiğimi. Yüreğimde sevgiliye karşı ölümsüz bir aşk varken nasıl öldürebilirim sevdiğimi..
Yaşasın diyorum, ölüme inat yaşasın, ruhum bedenimden çekildiğinde bile yaşasın istiyorum sevdiğim..
Ruhumun ölümsüzleştiği bir mabeddeyim. Bu dünya çok farklı bir dünya. Ölüm yok sadece yaşam var. Acı yok mutluluk var. Umutlardan örülmüş koca duvarlar var..
Sevgi, aşk ve insanlığın yaşamı için bedenini, dilini, ırkını, yüreğini kaybeden insanlarla dolu. Yokluk içinde girdikleri savaşın içinden kazanarak çıkan büyük insanlarla dolu mabedime hoş geldiniz...
Ben : anneni ara.
Oğuz:ne ?
Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin?
Annen onu aramanı söylüyor.
Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ?
Ben : şarjı bitmiş?
Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ?
Ben yazıyor...
Ben çevrimiçi...
Ben : bir dakika oha doğru?
Şarjı bitmişse nasıl arayacaksın ?
Oğuz : bu küçük detayı yeni fark etmen gözlerimi yaşarttı.
Ben : sen bana Altan altan laf mı soktun ?
Hayırlı bir evlat olup annen ara demeden arasaydın böyle olmazdı 🙃
Oğuz : şimdi de sen mi bana laf sokmuş oldun?
Ben : haspinAllah sınanıyorum herhalde , git ara ne bilim ben ya.
Laf filan da sokmuyorum ayrıca.
Oğuz : sen kimsin ?
Ben: komşunuz ?
Oğuz : komşumuz kim?
Ben : evine gelseydin bilirdin.
Oğuz :geldiğim zamanlarda oldu ama tanımıyorum seni ?
Ben : o da senin kayıbın olsun hayırsızlığı bırakıp evine uğrarsın artık belki ?
Oğuz : bu aralar sanmıyorum.
Ben : benim ruhumda hayırsızlık diyorsun.
Oğuz :hayırsız olsaydım bu vatanı korumak için canımı feda etmezdim.
Ben :ne ?
Oğuz: tek hayırsız ben değilmişim anlaşılan , komşusunun oğlunun mesleğini bilmeyen bir komşu kızı.
Ne üzücü.
Tanışalım yüzbaşı Oğuz Türk...