"Meryem," nefes nefese koştuğum ıssız sokağın duvarlarına çarpan güçlü ve sert sesi gecenin sessizliğinde yankılandı. Gözyaşlarım, gözlerimden tenimi yakarak akarken tüm acılarıma rağmen koştum. Canımı dişime takarak ondan kaçabilmek pahasına sadece koştum. Bedenime düşman kesilen rüzgar koşmaktan sızlayan kaslarımı daha da gererken, mahallenin sonuna gelen adımlarımla sağa döndüm ve hızla arkama bakındım.Yakınımdaydı. Elleri kanlı avcımın bana verdiği korkunun nefesini ensemde hissediyordum. Önüme dönerek acıyan göğsüme rağmen derin bir nefes alıp koşarcasına bir iki attım. Ama gördüklerimle kalakaldım. Adımlarım havada asılı kaldı. Kabusum karşımdaydı. Çıkmaz sokak. Deli gibi korktum. Avcının pençeleri hemen arkamdaydı. Onu hissediyordum. Titrek nefislerime karışan ayak seslerini duyabiliyordum. Yaklaşıyordu. Çaresizlikle titreyen ellerimle saçlarımı çekiştirirken geceyi yaran çığlığımı dudaklarımdan saldım. Bu izbe sokakta önümde bir çıkmaz, arkamda acımasız bir gardiyan bana gitgide yaklaşırken kaderimin bu anda hapsolduğunu anladım. Çıkmazdaydım. "Sana benden başka yol yok, Meryem, " Hemen arkamda dikilen bedeniyle öylece önümdeki duvara bakmaya devam ettim. Gölgesi gölgemi yuttu. "Artık senin çıkmazınım. " kaçış yoktu. Ve ben arkamda yabancı bir adamla o ana hapsoldum.All Rights Reserved
1 part