Sonsuzluk ya da ölüm.
İkisi de uzak bana. Yaşıyorum ama kapana sıkışmışım sanki. Günler akıp gidiyor ama yok bir değeri.
Bense öylece savruluyorum, kendimi arıyorum.
Ne haddime ise.
Ve belki de kapanın kilidi açılır, hayatım bir değer kazanır umudu var gözlerimde. Evet, doğru. Hâla arıyorum kendimi.
Bir yol var. Sanki olacak artık. Bir yardımcım var, belki bir tane daha. O da benim gibi farklı bir amaç uğruna burada. Benim sebebim farklı, onun ki ise bambaşka. O bana yardımcı, ben de ona.
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."