Güçlü Kadınlar Serisi 3; KARACA (Ara Verildi)
  • Reads 231,406
  • Votes 15,035
  • Parts 33
  • Reads 231,406
  • Votes 15,035
  • Parts 33
Complete, First published Apr 02, 2020
"Elif dedim, be dedim Amman,
Kiz ben sana ne dedim.

Elif dedim, be dedim Amman,
Kız ben sana ne dedim."

Sazın sesi içerime işlerken babam ile söylediğimiz bu parçada sanki yeniden babamla söylüyormuş gibi benim nakaratım da Ali'nin sesini bastırdı sesim.

"Kuş kanedi kalem olsa, 
Ah yazılmaz benim derdim.

Kuş kanedi kalem olsa,
Ah yazılmaz benim derdim."

İkinci nakaratta katıldı bana Ali. Babamla bile bu kadar uyumlu olmadığımızı hissetmiştim o an. Titreyen kalbimi derin bir nefes ile bastırdım ve Ali'nin sesini bekledim yeniden.

"Elif'im noktalandı Aman,
Az dersim çokçalandı.

"Elif'im noktalandı Aman,
Az dersim çokçalandı."

Bu sefer Ali susmuştu sanki benim söylememi, devam etmemi istiyormuş gibi. Sessiz çağrısına kulak verdim ve üstüme düşeni yaptım.

"Yetiş anam, yetiş bubam  Aman,
Ah mezarım tahtalandı.

Yetiş anam, yetiş bubam  Aman,
Ah mezarım tahtalandı."

Bu seferki alkışlar daha güçlüydü. özellikle Ali'nin arkadaşları öküzümsü haraketler sergiliyorlardı.

Şafak'ın bende olan bakışlarını gördüğümde yüzümdeki tebessüm yerini buruk bir dudak kırılmasına bıraktı. Şafak uzanıp elimi tuttuğunda beni anladığını anlamıştım.

O masada ne kadar oturmak istediğimi en çok Şafak biliyordu belkide. Terörist hayatı yaşamanın, her an diken üstünde olmanın, kaygısız ve fütursuzca meyhanede içmek istiyordum. Söylemek ve eğlenmek istiyordum.




(Kitabın içinden alıntıdır!)
All Rights Reserved
Sign up to add Güçlü Kadınlar Serisi 3; KARACA (Ara Verildi) to your library and receive updates
or
#154acı
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
33 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 9
DİLVAN (Kitap oluyor)  cover
SADECE BENİMSİN +18 cover
BURÇE cover
TUTSAK cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
KOMŞU ÇOCUK cover
GECENİN İZİ cover
Ortak (ZeyKer) cover
Yaralarımı Sar cover

DİLVAN (Kitap oluyor)

58 parts Complete

Tek davası okumak olan Avin Mirşad. Bin derdin dermanı olan Maran Mirşad. "Mardin şahidim Maran yüreğimin güneşisin. Dışımı aydınlatırken yüreğimi yakansın." Hayatın acımasız döngüsü içerisinde birbirlerine denk gelen iki insan. "Mezopotamya şahidim Avin. Hem gecem hem gündüzümsün. Sen benim gökyüzümsün." Herkesin bir yarası var. Güneş kadar yakıcı, gece kadar karanlık.