"Katran Dağı'nda gecelerin biriktirdiği her cümleyi işitiyordum. İntikam ve acı talep ediyordu dilleri. Düşmüş bir meleğin kanatlarından güç bulduklarını haykırıyordu dudaklarından dökülen zehirli kelimeler. Cüretkar ve vahşiydi atılan nidalar. Hesap sormak için yanıp tutuştuklarını, ruhumun bir kısmında hissedebiliyordum. Fakat berraklıktan nasibini alan küçük kısmım ise ürküyordu. Ürktükçe içine daha da kapanıp kaybolmak istiyordu. Ya beni terk ederse... Ya efsanedeki korkulan o bed yaratığa dönüşürsem..."