"Sabri lafı çok uzatmak istemiyorum doğrusu. Buraya geliş sebebimizi daha önce belirtmiştik ama bir türlü kısmet olmadı gelmek. Nasip bugüneymiş! Benim oğlanın gönlü var senin kızında. Biz bir görüşsünler isteriz ama senin de izinin olursa tabii. Nihayetinde sen bir kız babasısın, doğrusu benim kızım yok sen de biliyorsun. Bilmem öyle şeyleri ama kendimi senin yerine koydum ve gönlüm razı gelmedi senden habersiz konuşup görüşmelerine. Ne dersin sen bu işe?" diye sordu Hasan ağabeyin babası Hüseyin amca. Oldukça hoş bir üslubu vardı. Bir an tebessüm ederken bulmuştum kendimi evlenmek gibi bir niyetimin olmadığı adamın babasına. Babam tam ağzını açacağı esnada sokak kapısı alacaklı gibi yumruklanmaya başladı. Herkes şaşkınlıkla evin içinde yankı bulan sese kulak kesilirken Deniz hızla yerinden ayaklanıp "Demir geldi her halde! Ben bir kapıya bakayım!" deyip koşarak kapıya ilerledi. Herkes susmuştu. Kimdi bu gelen? Demir neden böyle kıracak gibi çalsın ki kapıyı? Dış kapının açılma sesi gelirken "Neredeler?!" diye bağıran Yusuf ağabeyin sesi duyuldu evin içinde. Gözlerim korku ile açıldı. Neye sinirlenmişti böyle? Hızla kalktım yerimden. O esnada Deniz'in "Salondalar! Ne oluyor? Niye böyle sinirlisin?" deyişini duydum. Yusuf ağabeyin aksine sesi oldukça kısıktı. Salon kapısından heybetli bedeni ile içeri adımlayan Yusuf ağabey burnundan soluyan bir öküzden farksızdı. Boğa falan da olabilir? Nesi vardı ya bu herifin? Niye böyle öfkeliydi? Ne diye böyle girmişti bu eve? "Durun!" diye bağırdı bir anda. Sesi çok cesur ama aynı zamanda çok korkaktı. "Yusuf ne oluyor oğlum?" diye sordu babam merak ile. O da tıpkı benim gibi ayaktaydı. "Bu iş olmaz! Gül benim sevgilim!" diyen Yusuf ile adeta nefesim kesildi. Ne diyordu ya bu herif? Peki bundan şeyin haberi var mıydı? Benim? * * * * Wattpad'deki Rayiha isimli ilk ve tek kitaptır.All Rights Reserved