22.08.2016 um 22:10
Doyamıyorum.
Senin bakışlarına Doyamıyorum.
Senin o kara gözlerine Doyamıyorum.
Senin sesine, gülüşüne, sıcacık ellerine, kokuna Doyamıyorum.
Senin güzel sözlerine, davranışlarına, o bana dalmış bakışlarına, bana bakarken o gülüşüne Doyamıyorum.
Hasret kaldım sana, herşeyine..
Öyle çok diledim seni Allah'dan, bir an karşımda buldum seni..
Sensizlikten batıyorum, ölüyorum sensiz. Heryerde senin o gülüşünü arıyorum, senin sesini, gözlerini, bakışlarını, ellerini, kokunu.. ama hepsi bir avucumun içinde kayboldu, ben kayboldum sensizliğin içinde.
Kaç ay bekledim bıraktığın o yerde geri dönersin diye.
Zamanı geriye sarsak herşeyi yeniden yaşasak, mutluyken, beraberken..
Kalbim ağlıyor, bırakma beni bir başıma.
Anlasana, sensiz yaşayamam.
İçme dediğiniz bu sigara, yanımda oldu en kötü zamanımda.
Bıktım artık ağlamaktan..
Sensiz uyandığım sabahlarda gün bana hiç aymadı, sensiz o uyuduğum geceler bana hiç iyi geceler olmadı..
Belki seni unutmak istesem unuturumda belki unutmak istemiyorum seni, seninle olan hatıralarımızı unutmak istemiyorum..
Her gün dönüyorum ölümün ucundan, yada her gece ölüyorumuda sabahları tekrardan diriliyorum aslında..
Sensiz olmaz kara gözlüm, inan bana benim sonum sensin.
Konu:
Bir hemşire işine yine her zamanki gibi geç kalır ve patronu onu işten kovar, hemşirenin Nehir diye bir arkadaşı vardır ve ona iş ilanı verebileceğini söyler. Hemşire eve geri döndüğünde akşama kadar iş arar fakat bulamaz, bu yüzden de arkadaşı Nehirin dediği gibi iş ilanı verir...
İşte her şey o ilana cevap geldikten sonra başlar.