aşk ölüm müydü? Yoksa yaşam mıydı? Ya da en doğrusu şöyle diyeyim; Aşkta hem bir yaşayan,hem bir ölen mi oluyordu. Eğer öyleyse,yaşayan o,ölense bendim. Bile Bile,İsteye isteye öldüm ben,ona bir şey olmasın diye .Söyleseydi vaz da geçerdim herşeyimden,Ölürdüm de yeniden. Bana bir adım gelse koşardım ona. Ama o kendini seven,değer gösteren insanı sevmeyi değil,saygı göstermeyi değil. Hayatından siktir etmeyi tercih etti. Ben ne mi yaptım? 8 koskoca ay onu bekledim,geceleri ağladım. Vazgeçmeyi denedim. olmadı. Çünkü o kadar alıştırmıştım ki kendimi,onun beni seveceğine. Hani derler ya, beyniniz bir şekli nasıl gösterirse o şekli öyle algılarız, asla olumlu,olumsuz özelliklerini umursamayız. İşte buydum ben. Her gece ona sarılıyormuş gibi yastığa sarılan ve Sanki her gece onunla konuşuyormuş gibi yapan aptal bir şizofren. O kadar saf sevdim ki ben birini ve o kadar saf sevmediler ki beni,Ölsem daha az acılı hissederdim. Bendeniz Aybüke. Duygularıyla oynanmış, Ezik görülen,sevilmeyen, sevilemeyen kız. Bu da benim hikayem.All Rights Reserved
1 part