Bir gün her sır açığa çıkar.
Ilık ılık esen bir rüzgar... Ağaçların yaprakları sessiz bir şarkı mırıldanıyor. Kuşlar kimsenin anlamadığı bir dil de feryat ediyor. Göl kenarındaki sazlıklar rüzgarın ritmiyle gidip geliyor. Bir ileri bir geri giden boyunları rüzgara karşı koyamadan sallanıp duruyor.
Tıpkı kader gibi, hayat bizi kendine göre koordine ediyor. Nasıl yaşamamız, ne yapmamız gerektiğine o karar veriyor.Rüzgar gibi.
Göl, sonu görünmeyen bir göl. Boşluğun içinde epeyce ilerlemiş bir kayık görünüyor. Kuşların feryadı, ağaç yapraklarının şarkısı devam ediyor. Rüzgar, kayığa yön verip oradan oraya savrulmasına izin veriyor.
Bir başka balıkçı kayığı, rüzgarla hareket eden kayığa yaklaşıyor. Yaşlı bir balıkçı, kayığın da henüz can vermemiş üç balık taşıyor. Göl de süzülen kayıkta ise bir beden son nefesini vermiş.
Bir beden, bir can sonsuz, sessiz bir uykuya dalmış.
🏀
Sayın sen, ben Deva. Deva Çetinceviz.
Adımdan da anlayacağın üzere ben kolay lokma biri değilim. Evet, babam beni erkek gibi büyüttü ama öyle olmasaydı da ben tuttuğunu koparan bir kadın olurdum.
Benim hikâyem, kardeşimin başımıza açtığı işler yüzünden babamın benden yardım istemesiyle başladı. Ama bu sandığın kadar küçük bir yardım değildi. Yardımcı antrenörlük yaptığı bir basketbol takımında iki aylığına onun yerine bakmamı istiyordu.
Bu benim için çocuk oyuncağıydı. İşi yerine getirebilecek kabiliyete sahiptim. Kolaylıkla üstünden gelebilirdim.
Lakin küçük bir sorunumuz vardı.
Bu işi erkek kılığına girerek yapmak zorundaydım.
Hem de bir erkek basketbol takımında.
Anlayacağın üzere olaylar karışık, yolumuz engebeli. Ve ben agresif bir şoförüm. Erkek gibi büyümekle erkek olmak arasındaki farkı göreceğim bu yolda bana eşlik edersen kendimi daha az yalnız hissederim.
Hazırsan başlayalım mı?