Hüzün Yağmuru Senfonisi
  • Reads 71,985
  • Votes 9,422
  • Parts 34
  • Reads 71,985
  • Votes 9,422
  • Parts 34
Ongoing, First published May 08, 2020
"99 tane sarı balon uçuracağız gökyüzüne iyileştiğin gün."

Küçük kız, gözüne gelen gün ışığını minik elleriyle engellemeye çalışırken başını çevirip yanında duran masum yüze baktı.

"Neden 99 tane?" diye sordu anlam veremeyerek. Çocuk, küçük parmaklarının hepsini açıp on sayısını gösterdikten sonra gülümsedi. "Çünkü en mükemmel sayı 10 olarak kabul edilir ve ben mükemmel şeylerden hoşlanmam." deyip serçe parmağını avucuna kapatarak dokuz yaptı.

"O zaman, neden 9 tane değil de 99 tane?"

"Çünkü 9 tanesi sevincimizi anlatmaya yetmez."

Birbirlerine bakıp tebessüm ettiler. Küçük kızın karşısında duran bu kişi, minik bir çocuğun yüreğinden çok daha fazlasını taşıyordu. Sakince serçe parmağını büküp çocuğa doğru uzattı. "Söz mü?" Küçük çocuk da onun yaptığı gibi serçe parmağını büküp kızın parmağıyla buluşturdu parmağını. 

"Söz, hem de güneş sözü."

•

mayıs 2020 | madamyazar

•kapak | sevgisizcesevdi•
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Hüzün Yağmuru Senfonisi to your library and receive updates
or
#351korku
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
38 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
SESİM OLUR MUSUN & RAFLARDA  by melekkas_ts
14 parts Complete
Gözleri birbirleri ile kesiştiği o sıcak yaz günü gibi ısınmıştı kalpleri. Hiç soğumadan o günden beri hep birbirleri için attı kalp atışları. Uzaktan izlediler birbirlerini, bazen biri ansızın not buldu; şiir, şarkı sözü yahut duyguların anlatıldığı karalanmış yazılar birikti ellerinde... Gözleri hep uzaktan buluştu; biri engeli yüzünden imkânsız olduğunu düşündü, diğeri utangaç olduğu için süre durdu birbirlerinden uzak kalmaları... Peki, onları dinlemeyen kalplerinin çıktığı yol ne olacaktı? İkisi de unutuyorlardı aslında bakışları ile her şeyi. Dizeler dizilmişti satır satır belleklerinde. Gördükleri ilk gün demişlerdi de birbirlerine: "Biri Sesim Olur Musun, diğeri kalemim," lakin farkında değillerdi! "Seninle aynı gökyüzüne bakıyorum, aynı yemeği yiyor, aynı havayı soluyorum. Sadece senden farkım duyamıyor ve konuşamıyor oluşum. Gözlerim senin dudaklarından çıkan her sözü duyuyor. İnce uzun parmakların bana seni çok iyi anlatıyor. Söylesene; seni duyamıyor olmam, hiçbir zaman ismini söylemeyecek olmam senin için bir engel mi? Yasemin, Sesim Olur Musun?" Yasemin ve Umut'un hikâyesini okumak için onların hayatına sizleri bekliyorum... "GİZ- ASKERİN YARİ" HİKAYEMDEKİ AZRA VE TALHA'NIN OĞLU UMUT'UN HİKAYESİ. ONU OKUMADAN DA BUNU OKUYABİLİRSİNİZ... Telif hakkı bana ve yayınevime aittir. Kopyalanma durumunda yasal işlem baştatılacaktır!
BAYAN MÜKEMMEL (Mükemmel Serisi-2) by asknnur
4 parts Complete
(KİTAP OLDU!) TÜM KİTAPÇILARDA BULABİLİRSİNİZ. Bu alevli duyguların devamına ortak olmaya ve hikâyeye başka açıdan bakmaya ne dersiniz? Bazı duyguları ve yaşanmışlıkları anlamak için birde madalyonun diğer yüzüne bakmak gereklidir. Madalyonun diğer yüzünde Alp'in bize anlatacakları var. Alp Ataman için Nazenin'in yokluğu içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Onu bırakmak ile onun için savaşmak arasında gidip gelirken tüm dengeler değişmiş kuşandığı zırhı üzerinden atmış, içindeki şeytanların sesleri kulaklarını tırmalarken kalbinin sesine odaklanmaya karar vermiştir. Onun için mücadele etmeye kararlıdır. Peki ya Nazenin? Onu affedecek midir? İntikam dolu bir kadın pençelerini çıkarmış, geçmiş kara bir bulut gibi etraflarını sarmışken ihtiyaçları olan tek şey birbirleridir... ''Kendimi bulmak için onu öptüm. Defalarca kendimi kaybedip tekrar onda bulmak için öptüm. Bende kalmasını ummak ve onu kaybetmemek için öptüm. Ona mutluluğu vermek, iyi olmasını sağlamak için öptüm. Aramızdaki bağı kuvvetlendirdim. Akışına bırakıp onu yaşamak için öptüm... Yaşamak istediğim tek kadın oydu.'' "Sarıl bana, yüzünü göğsüme yasla... Bırak alayım tüm endişelerini, bu benim sorumluluğum," Hisset Beni! Senin için çarpan kalbimin ayarsız ve şuursuz ritmini hisset. Tenim ile tenin arasındaki o ıslak ter tabakasından sıcaklığımı hisset. Hisset Beni! Tenine üflediğim sıcak nefesimi hisset. Senin kokunla yoğurulmuş kokumu hisset. Hisset Beni! Hisset ve karış bana. Tıpkı benim sana karıştığım gibi...
Aşk'a Direniş  by Jutenya_
44 parts Ongoing
Heja güzelliği ve cesaretiyle Amed'e nam salmış kadın. Ağir yakışıklılığı ve bastığı yeri titreyișiyle Amed'in saygı duyulan ağası... Kadın çok sevdi ve sevdiği adam için ailesini herkesi karşısına aldı. Adam çok sevdi... Sevdiği kadın için ölüme gider gibi Karadağlı konağına girdi. Tüm olumsuzluklara rağmen ikisi el ele tutușup herkesi arkalarında bırakıp çıktılar. Aradan geçen 3 yıl sonra hüküm verildi. Ağanın soyu devam etmeliydi ve Keje üstünde ki beyaz gelinlikle... Düğünlü davul zurnalı bir şekilde Mirakan konağına giriş yaptı. Heja aklını yitirdi göğsü sıkıştı... Hayır kocası onu seviyordu yapmaz dedi. İnsan gözüyle gördüğüne kalbiyle inanmak istemiyordu. Heja inanmak istemese de her şey bütün gerçekliğiyle ortadaydı. Mirakan konağında acı bir gerçek... Kuma! Bu kitapta Amed'e nam salmış güçlü ve asil kadın Narin Karadağlı var. Ben hem okuyacağım, hem de sevdiğim adamla evleneceğim deyip töreye aşirete baş kaldıran Narin Karadağlı var. Bu kitapta sevdiği adam için herkesi karşısına alıp, ihanete uğrayan Heja Karadağlı... Bir kadının en güçlü isyanı. Bu kitapta sessiz çığlıklarını duyuramayan sevdiği adamın abisine eş giden Berfin Mirakan var. Ve bu kitapta sevdiği kadın için herkesi karşısına alan sabrın sadakatin en güzel hali Ömer Mirza Karahan var. Heja güzelliği cesareti ve asiliği ile Amed'e nam salmış kadın! Ağir yakışıklılığı bastığı yeri titreyişiyle Heja'nın kalbini fethetmiş adam! Hazar Karadağlı sevdanın en güzel tonu... Sevdiğim kız mutlu olsun varsın bensiz nefes alsın diyen genç yağız bir delikanlı. Onun mutluluğuyla bende nefes alırım diyen bir adam. Mirakan konağına düşen bir ateş kuma gelen Keje Mirakan... senin yapamadığını ben yapmaya geldim dedi, karşısında ki kadını yaktığını bilerek. Bastığı yer alev alıyordu. Kurgunun t
İKİ YABANCININ GÜNLÜĞÜ by yyulaaa_
8 parts Ongoing
Duru Ofelya Kara. Küçüklüğünde yaşadığı travmatik olaylar yüzünden, yedi senedir psikolojik destek alan bir kadın. Yirmi dört yaşında olmasına rağmen asla kendini o yaşta hissetmeyen ama öyle davranmak zorunda kalan bir kız. Çocukluğunu yaşayamadığı her an için kendinden nefret eden ve çocukluğundan özür dileyen ama asla kendi tarafından affedilmeyen küçük bir kız. Ofelya sadece kendini affetmek ve kendini sevebilme ihtimalini bile sevmek isteyen küçük bir kız çocuğu... Demir Oflaz. Geçmişinden nefret ettiği için asla çocukluğundan bahsetmeyen bir adam. Geçmişinde terk edildiği için tanıştığı diğer insanların da onu terk etmesinden korkan bir çocuk. Sadece sayılı birkaç kişinin bildiği ama herkesten sakladığı hastalığı yüzünden insanlara bağlanmaktan korkar. Çünkü bu hastalık yüzünden bağlandığı insanları terk etmek zorunda kalması gerçeğiyle yüzleşmek istemez. Demir sadece sevilmek isteyen ve sevgiyi hissetmek isteyen küçük bir çocuk... Psikolojik tedavi gören bu iki kişi, birbirleriyle vakit geçirmeye başlarsa neler olur ? İkisi de birbirinin ruhunu mu iyileştirir yoksa daha da kötü yaralar mı açar ? Peki ya ikisinin de birbirinden sakladığı sırları ? Ofelya, Demir'e en fazla ne kadar güvenebilir ? Demir, Ofelya'ya karşı ne kadar dürüst davranabilir ? İkisinin de birbirine karşı olan merakları, onların birbirine bağlanmasını mı sağlayacak yoksa birbirlerinden sonsuza kadar uzaklaşmasına mı ? Bu İki Yabancı, günlüklerinin en güzel sayfalarını mı yazacak yoksa yazdıkları günlük birkaç sayfa içinde son mu bulacak ? İki Yabancının Günlüğü bütün farklı duygularla şimdi sizlerle ! İki Yabancının Günlüğü'nün son sayfasına kadar onlarla yaşamaya ne dersin ?
Freya by CansuUredi
74 parts Complete
Bir kez ayrılınca ilişki bitmiş sayılır mı, yoksa emin olmak için birkaç kez daha mı ayrılmak gerekir? Ayrılmayı başaramayan ama bir arada da kalamayan; yarım akıllı bir oyuncu ile sıkıcı bir çevirmenin ayrılık hikayesi bu... Ya da bir barışma hikayesi. Kim bilir? *** -Uyanacak mısın? Küçük bir çocuk gibi, dudaklarını pek de aralamadan "Bu adam çok sıkıcı," diye mırıldandı. Hiçbir şey olmamış, sanki Freya ona hiç seslenmemiş gibi başını yeniden kadının omzuna yaslayıp gözlerini kapattı. Freya'nın bir kez daha adını seslenmesinin peşi sıra diğer yanındaki kadın yine 'şşşş' dediğinde gülümsedi. Freya'nın delirip de kadınla kavga etmesine ramak kaldığına yemin edebilirdi. "Çok yorgunum." Şansını zorladığını bile bile bu riski göze aldı ve omzuna iyice yerleşip, burnunu hafifçe boynuna sürttü. Onun ürperdiğini hissetmesine rağmen burnunu oradan ayırmadı. Onun omzunda uyumayı özlediğini, kadının o hafif baharatlı kokusuna doğru çekildiğinde anlamıştı. "Arada uyandırırsın beni." -Başka arzun? -Şşşşş... Freya daha fazla yanındaki kadının uyarılarına tahammül edemeyerek "Hanımefendi," diye döndü. Sesinin tonunu ayarlayamayacak kadar kızgındı. "Adam omzumda uyuyor. Ne yapmamı bekliyorsunuz?" -İzin vermeyin siz de canım! -İzin vermişe benziyor muyum? -O zaman neden omzunuzda uyuyor? -Ben de bunu öğrenmeye çalışıyorum!
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
57 parts Ongoing
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
You may also like
Slide 1 of 20
ZİFİRİ cover
GECENİN İZİ cover
Bir Kadeh Ölüm-tamamlandı cover
Yazarlarla Röportaj  cover
SESİM OLUR MUSUN & RAFLARDA  cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
K.İ.T. I (Cevapsız Sorular) -FİNAL OLDU- cover
kar tanem  cover
BAYAN MÜKEMMEL (Mükemmel Serisi-2) cover
Aşk'a Direniş  cover
DERİNDEKİ İZLER cover
İKİ YABANCININ GÜNLÜĞÜ cover
MAHİ (Mahalle Hikâyesi) cover
HEMDEM cover
Freya cover
İMDADIM cover
🌼PAPATYA 🌼(Düzenlenecektir) cover
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) cover
Muhal cover
Kara Gül  cover

ZİFİRİ

43 parts Ongoing

"Bir cesede baktığının farkındasın değil mi?" Acı sesimden dökülürken elimdeki silah kolumun titremesiyle düşecek gibi olduğunda, ruhumun iskeleti kalbime sıkı sıkı sarıldı. Silah gürültüyle parmaklarımın arsından kayarken dizlerim şiddetli bir deprem gibi zangırdadı ve bir adım geriye düştüğümde, içimdeki depremden arda kalan o yıkık bina gibi baktım ona. Beni tutmak için uzanmak istediğinde elimi kaldırarak başımı iki yana salladım. "Ben seni öldüremem ki, Ben senin gibi katil değilim ki." Avuç içlerimi yüzüme bastırdım. Ayaklarıma bulaşan kan başımı iyece döndürdüğünde zifiri karanlık onun göz bebeklerinin içinde derinleşti. Kimse Canı Yanmadan, Can Yakmazdı. Baş Belası Bölüm 1: Zifiri