Her masal kendisini yazar aslında bu da öyle bir masaldı birkaç farkla...
3 elma yoktu...Dünyalar güzeli bir prensesi yoktu. Beyaz atlı bir prensi yoktu. Hayvanlar konuşamıyordu. Bir öpücük ile uyanan narin bir kralın kızı da yoktu.
FAKAT
Hüzünlü bakan bir esas kızı, birkaç güzel insan, bazen kötüler, kitap kokan nazik bir esas oğlan ve konuşabilen kitaplar,yazılar vardı.
Peki bir varmış bir yokmuş muydu?
İşte orasını bu sayfaların arasında ki yolculuğumuzda öğrenebileceğiz.
Keyifli Okumalar dilerim..
Yetişkin okurlar için uygundur!
Bir Mahalle Hikâyesi...
Çok daha fazlası...
✨
"Bak bana," diye fısıldadı. Dudaklarının arasından çıkan sıcak nefesi benimkilere dokundu. "Bir kere bana eskisi gibi baksan..." yalvarır gibi çıkan sesinin tonuyla tüm iradem dağıldı.
"Bırak lütfen," derken gözlerimi kapattım. Elinin birini kaldırıp parmaklarını usulca yanağımda gezdirdi ve çeneme doğru indi.
"Adımı söylemiyorsun artık," dedi dişlerini sıkarak. "Fark etmem mi sanıyordun?"
Soru soruyordu ama benim buna verecek bir cevabım yoktu.
"Senin dudaklarından dökülmesini istediğim öyle çok kelime var ki..." Eğilip anlını anlıma yasladı. Bu kadar yakınken tek nefesi paylaşıyor gibiydik. Onun aldığı soluk, benim dudaklarımda kayboluyordu. Benim sıklaşan nefeslerim ise sanki onu canlandırıyor gibiydi.