Nefesini duydum yakamda. İçine çekiyordu. "Şu kokun yüzünden... kırk yıl sende kalacağım." Gözlerine bakmak istemiyordum. Yoksa kendimi durdurmam bir hayli zor olacaktı. "Sadece kırk yıl mı?" Gülümsedi. "Bunu sürekli yenileyebiliriz. Bir koku, kırk yıl." "Benim acı tadım sana iyi gelmez Gece. Ağırdır." Ne acı kahveler içtim dese de bir tane patlatsam ya şurada. "Sen hiç bana çilekli süt yakıştırıyor musun?" Dedi. Beynim donmuş gibi kalakaldım. Kafamı biraz kaldırıp gözlerine baktım. Kirpiklerine kapıldım biraz. Bakarken yaklaştığımı fark ettiğim an ittim aniden. "Uzak dur." Dedim kızarak. "Ben evli bi kadınım. Çek git uğraştırma beni." Diyerek kuyruğumu bacaklarım arasına alıp içeriye tüydüm.