Esen rüzgarlar bir anda şiddetlendi Ağaçlar garip sesler çıkarıyordu. Hepsi rüzgarın şiddetiyle iki büklüm olmuşlardı. Yaprakları sürekli şakırtıyla dalgalanıyor, dalları ezilip büzülüyordu. Güçlü çınar ağaçları bile bu şiddetli esen rüzgarlara karşı sağlam durmakta zorlanırdı. Eğer bu şiddetli rüzgarlara dayanamayanlar olursa, önce gövdesinden çatırtı sesleri duyulur ardından ağaç kendini hızla salı verirdi. Bu diyarlar da bu duruma çok sık rastlanır, olağan karşılanırdı, düşen ağaçların yerini almak isteyen fidanlar sıraya girerdi. Anlayacağınız bu diyar öyle acemi sinek sürüleri için hiç tekin yerler değildi. Rüzgar şiddetini an ve an artırırken acemi sinek sürüsü yolunu bulmaya çalışıyordu. Kaybolan sürü, rüzgarın şiddetlenmesiyle sağ sola dağılmış, bir kaç değerli üyesini kaybetmişti bile. İnsan topluluklarına yakın olmalarıyla tanınan kara sinekleri idi bunlar. Rahatsız edici sesler çıkarır, sağda solda insan atıklarıyla ve buldukları her türden besinle karınlarını tıka basa doyururlardı. Pek seçici oldukları da söylenemezdi zaten. Ancak sürünün yolu şaşmış ve kendileri için çok tehlikeli olan akıntıya yakalanmışlardı. Sürünün lideri öne atıldı, başını iki yana hızla çevirdi. Başını çevirmesiyle aniden gözden kayboldu. Bu öyle hızlı oldu ki diğer sürü üyeleri onu bulmakta zorlandı. Aklı karışan sürüyü gören lider, konduğu korunaklı yüzeyi terk edip havalandı. Sürüyü yeniden kontrol altına aldı ve bu sefer hızla değil diğerlerinin takip edebilmesi için yavaşça yere kondu. Sürünün hali vahimdi, rüzgar akımına kötü yakalanmışlar ve göç etmek istedikleri yerin çok uzağında kalmışlardı. Karınları aç olan sürü eğer insan topluluğu yahut herhangi bir ev bulamazsa açlıktan öleceklerdi. Her yerden sarınmış olan sürü şimdi liderlerinin onları yönlendirmele
1 part