"Biz hala iki inatçı çocuğuz baksana halimize" Taner'in sesi yeri göğü inletiyordu artık .Yağan yağmur saçlarını alnına düşürmüş ,ordan çenesine doğru kavisli bir yol çizmişti ,aldığı sert soluklar havanın soğukluğuna inat sıcacıktı.İpek kolunu kurtarmak için bir kez daha şansını denedi ama bu da başarısız bir çabaydı ."Yeter ,Taner bırak kolumu ! Bunları seninle konuşmak istemiyorum .Çocukça bir şeydi yaşadığımız zaten çoçuktuk o zamanlar ,büyüdük biz ve sen ister kabul et ister etme biz diye bir şey yok olamaz da zaten " "Emin misin ?" "Evet ,bırak artık kolumu ,istemiyorum ..." İpeğin sözlerini yarıda kesen Taner ' in sıcak dudaklarıydı .