Canı çok sıkılıyordu... Daha doğrusu ne yapmak istediğini bile bilmiyordu. Galiba kafası karışık olduğu içindi. Beyaz tenli, simsiyah uzun saçlı, orta boylu ve ela gözlüydü. İsmi de Ela idi. Hayatın gerçeklerini bu yaşta öğrenmeye başlamıştı. Evleri İzmirin çeşme ilçesindeydi. Çok zeki, akıllı, ve gųzel bir kızdı. Bir ay önce ailesiyle çok sorunu olmuştu. Şimdi odasında oturuyordu. Pencereden uzaklara dalıyordu. Ve o yaşadıklarını düşünüyordu. Yaşadıklarıyla ailesini sorumlu tutuyordu. Onları kötü olduğunu düşünüyordu. Aslında anne ve babasının kızları için yapamayacakları birşey yoktu. Bunu kendisi de biliyordu. Okullar kapandığından beri hiçbir faaliyet yapmıyordu. Aniden irkildi. Olan olmuştu ama o yeni farkına varmıştı. Birden aşağıdan bir gürültü duydu. Ardından annesinin bağırışlarını duydu.. Annesi sanki acı çekiyormuşcasına bağırıyordu. Ela çok korkmus yüreği azına gelmişti. Çokta merak etmişti. Acaba ne olmuştu. Bu bağırışta neyin nesiydi.