"Yolcuların dikkatine Kore'ye kalkacak olan uçak piste yaklaşmıştır. Son kontroller için lütfen güvenlik kontrol noktasına doğru ilerleyiniz." Kalbim heyecanla yerinden çıkacakmış gibi atarken elimde ki valizin sapına daha sıkı tutundum. Yeni doğum yapan bir annenin bekleyişi vardı içimde. Sadece saatler kalmıştı bağlandığım esaretten kurtulmaya. Elimde tuttuğum pasaportuma son kez bakıp sesli bir nefes verdim. Etrafıma tedirgince bakıp şapkamı önüme biraz daha eğdim. Güvenlik noktasından da kusursuz bir şekilde geçtiğimde işte benim için her şey şimdi başlıyordu. ** "Alacalı bikinisinde saklı Deniz yıldızları Uzay taşları-arkadaşları" Elimde ki gitara ritmik bir şekilde vurduğum tırnaklarımla neşeli bir şekilde söylediğim şarkıyla Kore halkı alkış tutarak etrafımda daire oluşturmuşlardı. Mutluluğuma diyecek tek kelimem yoktu. Sanki bir rüya alemindeymişimcesine hafif hissediyordum kendimi. "sesang-e(Aman Tanrım!)" "sesang-e(Aman Tanrım!)" Aniden bir kızın bağırtısıyla şarkıyı bırakıp o yöne döndüm. Kız gözlerini kocaman açmış parmağıyla bir yönü gösteriyordu. Yerinde zıplayarak çevresindekilere bir şeyler anlatmaya çalıştığında gösterdiği yönde ki adama herkes bir anda dönmüştü. Hep bir ağızdan attıkları çığlık kulaklarımı tıkamak istememe neden oldu. "Sung Hoon yeogi! sesang-e (Sung Hoon burada! Aman Tanrım) Benim de bakışlarım istemsiz oraya döndüğünde karşımdaki adam kapüşonlusunun şapkasını kafasına biraz daha indirdi ve arkasından koşan kızları atlatarak ara sokağın birine daldı. Şaşkınlıkla elimde ki gitarla öylece kala kaldığımda oturduğum yerden kalktım ve gitarımı kılıfına yerleştirdim. Sanırım bu benim için bile fazlaydı. ** Başlanma Tarihi: 01.06.2020/04.43' Bir süredir aklımda olan kitabımı umarım beğenirsiniz. Fazla uzun olmadan tadında bırakarak eğlenebilmeyi umuyoru
3 parts