Kalbini, kendine bakmakla yükümlü olan hemşiresine kaptıran ve onun sayesinde hayatını sayfalara dökmeye karar vermiş Hodckin Lenfoma hastası Eray'ın, başından geçen kötü olaylara rağmen hayata dört elle sarılmasının hikayesi.
Eray Beha, 23 yaşında genç bir adamdır. Kusursuz bir şekilde ilerleyen hayatı kanserle tanışınca alt üst olur. Hastaneye yattığı sıralarda tanıştığı bir kız ve bundan aylar sonra hayatına giren bir hemşireyle eski benliğini bulmaya, iyileşmeye çalışır.
Hayatına giren çıkan insanlar onun karakterine yön verirken aynı zamanda birçok duygusal karmaşanın içine sürüklenmesine neden olur. Savaştığı hastalık bedenini, yaşadığı duygular ise ruhunu yıpratmaktadır.
Onun yazdığı bu roman önceden kurgulanmış bir eser değildir. Sizin okuduğunuz yerleri yaşamış, okumadıklarınızı ise henüz yaşamamıştır. Büyük bir bilinmezlikle ilerleyen bu romanın sonunda acı mı yoksa mutluluk mu olacak bunu siz de Eray'la birlikte öğreneceksiniz.
Yaş Farkı Vardır (9 yaş)! Lütfen bunu bilerek okuyunuz...
Atabey Ailesi yıllardır yaptığı mafyacılık işlerine son verip emekliye ayrılmıştı. Çağlar Atabey 4 oğlu, karısı ve yakın aile dostlarıyla huzurlu hayatının tadını çıkartıyordu. Ta ki bir gün şirketine bir mektup gelene kadar... Yıllar önce ölen kızının aslında yaşadığını ve ölü bir bebekle karıştığını söyleyen bir mektupla bütün dengeler bozulur. Bir yandan hasta annesi ve öfkeli babasıyla uğraşırken okumaya çalışan Çiçek bir yandan da şehit sevgilisinin yasıyla kavruluyordur. Bunun üzerine bir de yıllar önce karıştığını öğrenen Çiçek'i karmaşık günler bekliyor.