mezar taşımdaki dört mısraya bakarken ağlayışına
  • مقروء 5,164
  • صوت 817
  • أجزاء 20
  • مقروء 5,164
  • صوت 817
  • أجزاء 20
مستمرة، تم نشرها في يونـ ١٣, ٢٠٢٠
Ne sen vardın ne ben. Olduğumuzu sanarken sürüklenip duruyorduk oradan oraya. Ya da var olmaya çalışırken. Ne varım ne yokum aslında ben. Var olmaya da çalışmıyorum bir yandan yok olmaya da ama. Hayatın beni nereye götürdüğünü izliyorum bir süredir. İzin veriyorum beni gezdirmesine. Hayatın kendisinin bir yolculuk olduğunu söylerler. Şimdi ben de benimkinin keyfini çıkarıyorum. Eğer bir yolculuksa gözlerim neler görecek, kulaklarım neler duyacak; görmek, bilmek, hissetmek istiyorum. Her şeyin zor olduğu zamanlarda da kaçmayı, vazgeçmeyi denerim. Havalar soğur belki. Hiç sevmem soğuğu, üşümeyi. Kaçarım belki o zamanlarda, yazın geri dönerim. Ya da ilkbaharda. Ağaçların çiçekler açtığı; her şeyin kendini yenilediği, iyileştirdiği, güzelleştirdiği o zamanlarda yine çıkarım yolculuğa. Belki hayat soğuklarda gitmeme izin vermez. Belki verir de ilkbaharda döndüğümde kabul etmez beni, yeniden çıkarmaz yolculuğa. Kim bilir. Deneyip görmek lazım sanki. Ya da özür dilerim, bir daha kaçmayacağıma, gitmeyeceğime dair sözler veririm. İnsanım sonuçta, hayat bilmiyor mu, insanoğlu bencildir. Şaşırmaz bu yaptıklarıma. Önümüz kış nasıl olsa. Benim ilkbahara hazırlanmam lazım daha. Neler görürüm acaba. İnsan da heyecanlanıyor işte. Size de anlatırım, hayatla olan bu uzun yolculuğumu. Her şey daha yeni başlıyor zaten. Bu benim hayatla; sizin de benimle tanışmanızın hikayesi olsun o zaman.
جميع الحقوق محفوظة
قم بالتسجيل كي تُضيف mezar taşımdaki dört mısraya bakarken ağlayışına إلى مكتبتك وتتلقى التحديثات
أو
#140söz
إرشادات المحتوى
قد تعجبك أيضاً
İHTİLAL (+18) بقلم esmerrrsekerr
22 جزء undefined أجزاء مستمرة
..."Bana o şekilde bakmaya devam mı edeceksin." Dediğinde gözlerimi hızla Kutayın gözlerine çevirdim. Göz bebekleri yine büyümüştü. Bu bakışı nerde görsem tanırdım artık. Kutay beni istiyordu... Sanırım artık istediği şeyi bende istiyordum... Ayağa kalktım yavaşça. Kutayın üzerine doğru yürüdüm. Tam önünde durdum. "Benimle birlikte olmak ister mis-" sormaya kalmadan Kutay belimi sertçe tutup dudaklarımı sertçe kavradı. Beni iştahla öpmeye başladı. Belimi kendisine çektiği için erkekliği karnıma denk geliyordu ve her saniye sanki biraz daha büyüyordu. O kadar hızlı ve ustaca öpüyordu ki ona karşılık vermekte zorlanıyordum. Daha önce kimseylede öpüşmediğim için sadece Kutayla öpüştüğüm için fazlasıyla acemiydim. Birkaç adımda yatağa yatırdı beni ve üstüme çıktı. Dudaklarıma tekrar yapıştı. "Korkma tamam mı?" Diye sordu dudaklarımdan kısa süreliğine ayrılınca. "Ne?" Diye sormaya kalmadan üzerimdeki t-shirtü iki eliyle parçalayıp atmıştı. Şuan üzerimde sadece beyaz dantelli sütyen kalmıştı O kadar heyecanlandıran ve zevkli birşeydi ki ağzımdan ufak ufak inlemeler çıkıyordu fakat Kutay dudaklarımı öpmeyi bırakmadığı için inlemelerim Kutay'ın ağzında kaybolup gidiyordu. Kutay üzerimden kalkıp pantalonumu sertçe sıyırdı. İkimizde nefes nefeseydik. Altımda da beyaz dantelli kilot kalınca "sikeyim"dedi nefes nefese...