Ne sen vardın ne ben. Olduğumuzu sanarken sürüklenip duruyorduk oradan oraya. Ya da var olmaya çalışırken. Ne varım ne yokum aslında ben. Var olmaya da çalışmıyorum bir yandan yok olmaya da ama. Hayatın beni nereye götürdüğünü izliyorum bir süredir. İzin veriyorum beni gezdirmesine. Hayatın kendisinin bir yolculuk olduğunu söylerler. Şimdi ben de benimkinin keyfini çıkarıyorum. Eğer bir yolculuksa gözlerim neler görecek, kulaklarım neler duyacak; görmek, bilmek, hissetmek istiyorum. Her şeyin zor olduğu zamanlarda da kaçmayı, vazgeçmeyi denerim. Havalar soğur belki. Hiç sevmem soğuğu, üşümeyi. Kaçarım belki o zamanlarda, yazın geri dönerim. Ya da ilkbaharda. Ağaçların çiçekler açtığı; her şeyin kendini yenilediği, iyileştirdiği, güzelleştirdiği o zamanlarda yine çıkarım yolculuğa. Belki hayat soğuklarda gitmeme izin vermez. Belki verir de ilkbaharda döndüğümde kabul etmez beni, yeniden çıkarmaz yolculuğa. Kim bilir. Deneyip görmek lazım sanki. Ya da özür dilerim, bir daha kaçmayacağıma, gitmeyeceğime dair sözler veririm. İnsanım sonuçta, hayat bilmiyor mu, insanoğlu bencildir. Şaşırmaz bu yaptıklarıma. Önümüz kış nasıl olsa. Benim ilkbahara hazırlanmam lazım daha. Neler görürüm acaba. İnsan da heyecanlanıyor işte. Size de anlatırım, hayatla olan bu uzun yolculuğumu. Her şey daha yeni başlıyor zaten. Bu benim hayatla; sizin de benimle tanışmanızın hikayesi olsun o zaman.
#1 kitap.
Kadın gözlerini açtığında bir kitapta olduğunu anlar, kitapta öz babası onu terk eder yani unutur, hizmetçiler ise beş sene alay ediyordu, beş yaşındaki kızın vücudundaki o izlere kelimeler yetmezdi...
Reenkarnasyon olduğu kitapta Gece Erez ve babası Emir Erez arasında geçen güzel keyifli, acısı ve tatlısıyla günlük kitap.
Emir Erez başka kızı eve getirecekti orijinal kitapta ve o kızı kendi öz kızı gibi sevecekti.
Biyolojik kızı ise yaralı yan karakter olarak başka baş kahraman tarafından öldürülücekti.
Kitapta onun annesi hakkında bir bilgi bile yoktu ama...taki sırlar bir bir açılana kadar.
Ama Gece umursamadı reşit olunca evden kaçmayı düşündü.
◇◇◇◇◇
Emir Erez yaralı bir şekilde, düşmanlardan saklanırken biyolojik kızı Gece Erez onu kurtarmak için ilk yardım çantası arar ve o sırada düşman küçük kızı yakalar babasının yerini sorar.
Gece ise acı çekse bile gülerek...
"Bilmek istiyor musun gerçekten?"
Emir zorla nefes alarak onları dinler ve sırıtır. Kızın onun yerini söyleyerek onu unutan babadan intikamını almasını bekledi...ama
Düşman sırıtır "Evet söyle, söyle seni bırakırım"
Gece sırıttı ve konuştu, küçüğün dediklerini duyan iki adam sesini çıkarmadı,
Emir eliyle başına vurmak istedi ama durumu kötüydü, düşman sinirle küçük kızı tüm gücüyle yere fırlattı...
Sonra koruma geldi ve korkunç bedenle karşılaştı... düşmanın bedeninin son hali....
Emir Erez...gerçekten çok korkunç görünüyordu yorgunca bir eline kızını almış oturuyordu...
◇◇◇◇◇
Sistem Gece'nin orijinal kitabın konusunu değiştirmesini istememişti.
Emir Erez kızına işini devrederek erkenden emekli olma hayali kurmaya başladı.
Orijinal kitaptaki (Emir Erezin biyolojik olmayan ama onun gibi seven tek kızı) Ipek Yıldırım Gece'nin en yakın arkadaşı olacaktı.
Orijinal