Bileğindeki henüz kızarıklığı geçmeyen dövmeye baktı; kolundan eline doğru uzanan ve damarlarının tam üzerinde dallanıp budaklanan ağaca... Dövme demek basit kalırdı aslında, kolundaki şey her neyse resmen etine kazınmıştı ve vücudunu terk etmesi imkansız gibi görünüyordu. Emin olmak istercesine elini dirseğinden bileğine kadar uzanan şeklin üzerinde gezdirdi. Kolundaki yer yer kabarık yer yer incelmiş derisini hissettiğinde midesi alt üst oldu. Kalp atışları kulağında uğuldarken neye bulaştığına dair hiçbir fikri yoktu.