Asla gelmemesi gereken bir şehre gelen bir kız, kendini sırlarla örülü bir geçmişin kucağında buluverir ve çiçekler yetiştiren bir adamla yolları bir düşer . Çiçek yetiştiren adamın toprak kokan ellerinden tutar , avuçları kardelen tohumlarıyla dolar. "Kardelenler" dedi.Bir şiirin fısıltısı gibi olan sesiyle " Baharın habercisidir ve ben o kardelenlerin üzerine yağan bir çiy tanesiyim,onları ölüme mahkum eden." Yanılıyordu, o tüm kardelenleri şefkatle sarardı, benim ruhumu sardığı gibi .All Rights Reserved
1 part