Izdırap...
...asla bitmiyor .
Ve tüm acımın ortasında bir şiir hatırlıyorum , boşluğun içinde gerçeği fısıldayan
Dostuma öfkelenmiştim .
Öfkemi söyledim , geçti öfkem .
Düşmanıma öfkelenmiştim .
Dile getirmedim , büyüdü öfkem .
Ve korkularla suladım öfkemi ,
Gece gündüz göz yaşlarımla
Gece gündüz büyüdü öfkem
Sonunda olgun bir elma verdi
Düşmanım gördü bu elmayı
Biliyordu ki benim elmamdı .
Gece örttüğünde kutbun yüzünü
Bahçeme girdi elmamı çalmaya
Sabah olduğunda ne görsem iyi
Düşmanım serilmiş ağacın altına
Elmam herkesin korktuğu bir silahtı
Ama ben onun bir silah değil ,
Kızım olmasını istedim ...
Onu korumak için elimden geleni yaptım ,
Onursuz yaşamıma gelen ışığı .
Benim dünyamda 4 tür varlık var : cadılar , vampirler , kurt adamlar ve normaller .
Ben doğmaması gereken bir mucizeyim . Anne karnına düştüğüm andan beri beni öldürmeye çalışıyorlar . Çünkü ben benim dünyadaki en güçlü varlığım . Annem , babam ve amcam beni korumaya çalışırken öldüler . Ben ise acı içinde yaşamaya devam ettim .
Taa ki onunla tanışana kadar ... O şeytanın vücut bulmuş haliydi . Ben ona aşık olmuştum . Ve o da beni sonsuz ızdıraba sürükledi .
İşte bu benim acıklı hikayem . Herkesin korktuğu bir canavarım ve bende birr canavara aşık olmuştum .
Oysaki ben bu hikayenin kötü karakteriydim ...
____________
Şiddet ve olumsuzluk içeren ögeler vardır (+18)
Rahatsız olacakların okuması tavsiye edilmez .
Alya Albora, vefat eden eşinin vasiyetini yerine getirmek için cenazesi ve beş yaşındaki oğluyla Kanada'dan Mardin'deki Albora topraklarına gelir. Ancak bu gelişin bir dönüşü ve Albora'dan çıkışı yoktur. Albora aşiretinin başı Cihan Albora, Alya'nın çırpınışlarına kayıtsız kalmasa da çocuğunu alıp gitmesine izin vermez. Geçmişin karanlığı, saklanan sırlar ve bölgenin gerçeği ile yüzleşen Alya Albora, kendini kocasının ailesiyle büyük bir mücadele içinde bulur.