Hayatın renklerini özledim. İnsanların yok ettiği dünyayı özledim. Duyguları bilmek istedim, en azından sadece anlamlarını. Sevmenin ne demek olduğunu bilmek istedim, özlemenin ne demek olduğunu bilmek istedim. Bunlar bu dünyaya ait duygular değil miydi acaba? Ben bu dünyaya ait olmadığım için mi hissediyordum tüm bu duyguları? Neden bu duyguları diğer insanlar hissedemiyordu? On beş yaşında öğrendim ben güneşin ne olduğunu. Kitaplar anlattı bana güneşin ne olduğunu, onlar öğretti bana güneşi. Yirmi yaşına geldim şimdi, dünya hakkında çok az şey biliyorum. Aslında dünyayı değil de daha çok kendi dünyamı biliyorum, içimdeki baharı biliyorum. İçimdeki baharla yaşamaya karar verdim bu yüzden. İçimdeki bahar bana yaşam sevinci veriyor, hayatı bana daha çok sevdiriyor. Gerçi içimdeki bahar bana ölümü bile tatlı kılar, ölüm bile içimdeki bahar gibidir benim için. Her şey bahara benzer, sevdaya benzer.
Gözümün önüne çekilen bu filtreden kurtulmak istiyorum, hayat sırrına erişmek istiyorum. Hayatımızın kararacağı günü beklemiştik renkleri fark etmek için.İşte o zaman fark edecektik hayatımızın ne kadar değişeceğini. Bunaltacaktı hayat bizi. Bu siyah beyaz renklere mahkûm olacaktık. Diğer renkler ise hayatlarımızdan tamamen silinip gidecekti. Unutacaktık diğer renkleri. Hayat ne sıkıcı olurdu değil mi renkler olmasaydı? Dünya rengarenk iken bile insanlar bunalıma giriyorsa düşünün; siyah beyaz bir dünyayı kim kaldırabilir? Hayatı keşfetmek istiyorum artık ben, filtremden sıyrılıp hayatı renkleriyle görebilmek istiyorum. Güneşi mesela, onu da renklerlerin olduğu bir dünyada görmek istiyorum. On beş yaşında ne olduğunu kitaplardan öğrendiğim güneşi. Kitaplar her şeydir, bana dünyayı kitaplar öğretti. Gözlerimle öğrendiğim dünyayı görmek istiyorum artık. Sevda'mla.
Japonya'dan Amerika'ya gönderilmesi gereken bir kargo uçağı Türkiye'de düştü. İçinden sağ çıkan şey sadece o oldu.
Haruki, Amerikalı iş adamı için özenle tasarlanan üstün zekalı bir robottur. Kargo uçağı Türkiye'de düşünce tüm planlar alt üst olur.
Hazan, hayatın mücadelelerine karşı ayakta durmaya çalışan hırçın bir genç kızdır. Bir anda ortaya çıkan Haruki için kökten değişim yapmak durumunda kalır. Yalnız ortada bir gerçek vardır ki: Haruki'nin pil ömrü sadece bir aylıktır.
Öyle ya: insanı insan yapan et ve kemik değil, kalp ve niyettir. Ve kalp asla elle tutulan bir şey olmadı.