AŞK GÜLÜ
  • Reads 45,093
  • Votes 854
  • Parts 30
  • Reads 45,093
  • Votes 854
  • Parts 30
Ongoing, First published Jul 07, 2020
Arslan eve girdi.

"İzledin mi"diye sordum.

"İzledim.Konuşunca azalır sanmışsın.Sen benden bir hayat çalmışsın.Her gûnede bir video koymuşsun.Çocuğumun kokusunun olmadığı,sesinin,gülüşünün olmadığı.Kaybettiklerimi konuşarak yok edeceğini falan mı sandın."

"Hayır"

"Daha da canımı yaktı.O kelimeler daha da kanattı beni.Ben bir yaram olduğunu bile bilmiyordum.Meğer paramparçaymışım.Nasıl yaptın bana bunu"

"Arslan böyle söyleme"

"Sen benim söyleceklerimi bir bilsen.Kendimi o kadar zor tutuyorum ki tahmin bile edemezsin.Hiç boşu boşuna ağlama gözyaşların hiçbir şeyi değiştirmez"

"Sana oynadığımı mı düşünüyorsun"

"Ne düşündüğüm umurumda değil.Sen bana çok büyük bir kötülük yaptın"

"Mecburdum"

"Değildin.Babasından evladını saklayamazsın sen"

"Zorunda kaldım"

"Ehh hepsi bahane"

"Metresindim ben senin metresin"

。。。。。。。。。。。。。。。。

Sibel Saraçoğlu evimdeydi.Sevdiğim adamın karısı.

"Kaybettin Ahu.Bu aslında malumun ilanı.Daha önce sözlerime kulak verseydin şimdi boynu bükük olmazdın."
Usulca yanına gittim.

"Aşk hakiki bir aşksa orada kazanan yoktur,zafer yoktur,zira aşk kaybedenlerindir.Onların yüreklerinde ateş olup yanmaya devam eder"

Sibel kahkaha attı.

"Bütün kaybedenler kendini böyle avutur zaten.Eğer Arslan seni seçseydi de böyle konuşur muydun.Eminim karşıma geçip zafer naraları atardın"
All Rights Reserved
Sign up to add AŞK GÜLÜ to your library and receive updates
or
#6aldatılma
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
34 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
PİNHAN MAHALLESİ  cover
DİLVAN (Kitap oluyor)  cover
GECENİN İZİ cover
İMDADIM cover
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
SARRAF cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
Kara Gül  cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
AMARİS cover

PİNHAN MAHALLESİ

29 parts Ongoing

| Yetişkin okular için uygundur, cinsellik ve argo içerir! | Terk ettiği nişanlısının mahallesine 3 yıl sonra tekrar gelen Nalan ne ile karşılaşacak? • "Yalvarırım git Nalan. Benim başıma bela açma! Mahallemden git! yoksa-" "Yoksa?" "Zor lan!" dedi yarım ağız bağırarak. "Hayatımı siktin ulan! görmüyor musun Nalan beni? Yarattığın enkazı görmüyormuş gibi! Nalan senle ben aynı mahalleyi bırak aynı şehirde yaşayamayız!" göz yaşlarımı sildim bedenimin yanında ki iki kolu ve yakınımda ki yüzü her şeyi zorlaştırdı. Kör kütük sarhoştu. "Neden?" diye sordum acıyla. "İki yangın beden birleşir.." dedi kendine hatırlatır gibi. Sonra ekledi. "Biz artık beraber yanmayız Nalan. Ya küle döneriz. Yada yakarız!"