O bir katildi.
Donuk gözleri, ruhumun en ücra köşelerine sızarak, içimdeki labirentte keşfe çıkmaya hazırdı. Düz çizgi halindeki dudakları meydan okurcasına gergince uzayıp gidiyordu. Gözlerinde kendimi görmek içimi titretirken, vücut ısımın düşüşünü hissettim. Sonum olduğunu biliyordum. Her iki şekilde de onun esiriydim. Hayatımda ilk defa birisine karşı duruşum değişmişti ve bu beni dehşete düşürmüyordu. Beni dehşete düşüren yine sadece bendim. Duvarlarımın sağlamlığı bir jöle kıvamında eriyordu. Beni yıkan da toplayan da oydu ve bu içimdeki tarif edilemez köşelere kadar uzanıyordu. Gözlerine bir kez daha baktım. Grimsi yeşillikteki duvarların ardında yaşayan adamı bakışlarında öyle bir dengelemişti ki, huzursuzluk bir kez daha içimi kapladı.
Bakışlarım yüzüne sabitken, gözlerim irileştiğinde alayla dudağını kıvırdı. Ruhuma kadar çıplak hissettiğimi fark ettim. Beni bu kadar iyi tanıması içimi ısıttığı kadar, buz dolu kapta yalnız bırakılmış gibi de kalbimi donduruyordu. Katilimin eli yüzüme hafifçe süzülürken, gözlerindeki acımasızlığı bir doz daha artırdı. Tutuşundaki hafiflik ve sıcaklık, gözlerinde gördüğüm açık tehdite ters düşüyordu.
·•●·•●·•●·•●
"Sen benim kendimle verdiğim en büyük savaşımsın. Sen benim yasağımsın. Her bir kuralını severek yıktığım."
·•●·•●·•●·•●
Tüm hakları saklıdır.
...
Aslında herşey çok basitti.
Aşk aramıyordum,ama beni bulmuştu.
Aşk kavramına uyan birisi,tam karşımdaydı. Bana değer veriyor,beni gerçekten sevdiğini hissettiriyordu.
Onu kaçırmak istemiyordum. Neydi,çekirge bir sıçrar iki sıçrar... bok kazanı mıydı o yoksa!? Aman her neyse!
Başımla onayladım. "Evet demen gerekiyordu." Dedi,gülerek. Ah gülümsemesi,gamzesi vardı. Gamzesi olan bir erkek her zaman seksidir...
Gülümsedim. "Evet."
Evet,seninle evlenmeye evet. Yüz tane çocuk yapmaya evet. Seni sevmeye evet...
...
Not; Bu hikayede +18 unsurlar vardır. Kurgudaki soy isimler,kurumlar tamamen hayal ürünüdür. Ve bu bölümler öylesine yazılmıştır,yani çerez bölümler
FINAL OLDUKTAN SONRA BÖLÜMLER UZATILACAK.