Gençken aşk sandığımız duyguların ilerleyen yaşlarda aslında sadece takıntı ve beğeni olduğunu anlamak beni çok derin pişmanlığa sürüklemişti. Önceden aşkın her şeyi onarabileceğini, tüm olmazları bile oldurabileceğini düşünürdüm. Yanılıyormuşum. Aşk beraberinde acı ve kederi de getiriyormuş. Kontrolsüz duygular kırıcı ve yıkıcı olabiliyormuş. Ben bunu anladığımda her şey için çok geç olmuştu. Aşkın arkasında bıraktığı harabeyi, sevgi onarabilir miydi? Sevgi, kontrolsüz olarak yaşanan aşktan ne kadar iyiydi? Ben önünü alamayıp kendime zarar verdiğim aşk karmaşasında, yüreği sevgi dolu ve beni de sevgisiyle iyileştiren bir adam tanımıştım. Ona ve sevgisine güvenmiştim. Saf sevgiye. -Bu hikayede yetişkin içerik bulunabilir. Okumaya başlamadan önce bunu göz önünde bulundurabilirsiniz.