"Sen benim kraliyetimin masumuydun.
Saf değerden bir sevgiydin.
Altın sevgimdin.
Aldılar seni benden, kendi cehennemime tıktılar beni. Yılları bilemedim, günleri sayamadım, dakikalar geçti ve ben gerçekliğimle zihnimin arasında kayboldum.
Tüm cehennemim, ellerimin altındaki azaptan geriye kalanlar, göğsümle sırtım arasında bir yerlerde beni tüketiyor.
Ama bir gün Jeon... Bir gün bu dünyada tekrar buluştuğumuzda senin için sana fazla gördükleri ve beni düşman ettikleri cenneti yerle bir edeceğim.
Cenneti cehennemle tanıştıracağım. Tıpkı senin içindeki iyiliğin bendeki kötülüğü ışığa çıkardığı gibi.
-Kim"
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."