Min Yoongi savaşın ortasında kaldığında daha 27 yaşındaydı. Zamanının en iyi ve ünlü piyanistlerinden biriydi. Pollanyada Yaşıyor mutlu bir hayat sürüyordu. Irkçılık ve savaş yüzünden sürgün edilmişti. Ailesi ve akrabası olmyan Min Yoongi sürüldüğü yerde karaborsacıların ve işbirlikçilerin eğlendiği bir barda çalmaya başlar. Barda yaptığı olanüstü gösterilerden sonra karaborsacı ve uyuşturucu taciri olan Jung Hoseok, Min Yoongi 'nin çaldığı huzur verici ve güzel parçalardan etkilenir. Etkilendiği ve dikkatini çeken tek şey çaldığı güzel parçalar değildi. Jung Hoseok aynı zamanda piyanoya güzel parmaklarıyla dokunup müziğe beden veren ve insanları etkisi altına alan kişiden MinYoongi den etkilenmişti. Min Yoongi her piyano çaldığında tüğleri diken diken oluyor ondan bir kez daha etkileniyorudu. Bu yüzden her gece bara gelip o güzel parçaları dinliyordu. Jung Hoseok, Min Yoongi 'nin onu etkilemesinden ve çaldığı parçalarla onu zevke kavuşturmasına aşıktı. Jung Hoseok, Min Yoongi' e aşıktı.