Nil Acar, okumak için herşeyi yapan, ailesini küçük yaşta kaybetmiş, yetiştirme yurdunda büyünen masum , canı yanmış ölü ama yaşamaya çalışan bir kız .
Aras Karahan, acılarıyla büymek zorunda olan, acımasız, kendinden başkasını düşünmeyen zengin bir mafya babası.
"Napıyosun sen? Bırak beni " yürek mi yedin be kızım? İç sesimle kavga ederlen bir yandan da onun geceden daha karanlık olan yaşlı gözlerine bakıyodum.
"Bişey yapmıyorum!."
" çekil ozaman!!. Diye bağırıp göğüsünden iktirdim, ama adam deve gibi olduğu için bir milim bile kıpırdamamıştı.
"Senden uzaklaşmak istemiyorum." Neyyyy!! Bunun olmaması gerekiyordu, işleri dahada zora sokmaması gerekiyordu. Nolduğunu anlamadan dudaklarımda bir baskı hissetim, karşılık vermiyordum, vermek istiyodum ama yapamazdım canı zaten aciycaktı dahada acıtamazdım onun canını , buna hakkım yoktu .
" Karşılık ver" sesi sakin çıkmıştı. Kafamı olumsuz anlamsa sallayıp kapıya yöneldim nolduğunu anlamadan belimi kavradı ve sırtımı sert göğüsüne yasladı. Nefesim kesilmiş bir şekilde dururken napıcağımı kestiremiyordum , çırpınmaya başladım ama ben çırpındıkça dahada bastırıyordu beni kedine.
" Nil, umarım bana yanlış yapmassın, eğer yaparsan bu bizim hikayemizin sonu olur ve ben bunu istemem , bana kendi ellerimle öldürtme bizi!!."