KAÇAK GELİN (TAMAMLANDI)
  • Reads 758,181
  • Votes 55,561
  • Parts 61
  • Reads 758,181
  • Votes 55,561
  • Parts 61
Complete, First published Aug 12, 2020
Yasemin Çalışkan adı gibi çalışkan, akıllı 25 yaşında genç bir kadın. Evlendiği gece kocasını eski nişanlısıyla görüp düğününden arkasına bile bakmadan kaçan "Kaçak Gelin". Kaçışının ardından kendini bir tekne içinde Yunanistan'a doğru giderken bulur. 

Ferzan Borak 30 yaşında Mardinli bir iş insanı. Eşinden yeni boşanmış, yakışıklı ve bunun farkında. Kafasını dağıtmak için tek başına seyahate çıktığı esnada, teknesine binen kaçak yolcu ile ise tek başına kalma hayalleri suya düşer. 

Deniz ortasında didişerek başlayan tanışmaları, yolculuk esnasında değişmeye başlar. Onları bir araya getiren kader, en başta daha yazgılarını yazarken olayları arapsaçına döndürmüştür. 

Düğümler birer birer çözülürken, onlar birbirlerine mi bağlanacaklar yoksa daha uzağa mı kaçacaklar? Hepsi ve daha fazlası hikayemizin içinde sizleri beklemekte...

Yepyeni bir hikaye, yepyeni karakterlerle sizlerle...
Keyifli okumalar dilerim...
Sevgi ve sağlıkla kalın...


Copyright © 2020 Tüm Hakları Saklıdır.
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add KAÇAK GELİN (TAMAMLANDI) to your library and receive updates
or
#87dram
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
44 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 20
ARAF  cover
Görevimiz Mutluluk cover
GECENİN İZİ cover
ASLAN BEY cover
EMANET (Final Oldu) cover
Bir Bebek Özleminde cover
Bî- misâl Hayat cover
Dilerim Ki | Gerçek Ailem cover
ATEŞİN AŞKI | Töre Serisi II cover
Seni Sevebilir miyim? cover
otuz beş| yarı texting cover
AĞLA KALBİM cover
Meçhul  ~HemHâl ~  cover
KARTAL BEY cover
KABİR | TAMAMLANDI cover
BERDEL NARİN-İ [töre] cover
BAŞIMIN TACI (Tamamlandı) cover
BİZ İKİMİZ(TAMAMLANDI) Düzenlenleniyor....  cover
DİKİŞ TUTMAZ AŞK | Texting  cover
Bir Gün Gelir Mi? cover

ARAF

32 parts Complete

Siyah ve gri karışırsa ne olur? Ve siyah gri olana dek karışmaya devam etti. Beyaz duruluğunu yitireceğini bile bile savaşından vazgeçmedi. Duru ve Araf. Birbirlerinin ne zıttıydı ne de aynısı. Biri siyahtı biri gri. İkiside Araf'ta kalmıştı. Birleşince bütün olamıyor,birleşmeyince eksik kalıyorlardı. İşte tam o zaman tanıştılar. İkiside Araf'tayken. ***** Onu inceledim. Siyah ve içinde kaybolacağın gözler,siyah ve mükemmel saçlar,abartıya çalmayan kaslı,ama tahmin ettiğimden güçlü bir vücut. Ve vişne rengi dudaklar. Tek renkli noktası, siyahın içinde ortaya çıkmak için çırpınan bir kırmızı. Çok sert olmalıydı ismi. Bir o kadar masum. " İsmin ne?" "Araf." Araf işte buydu. "Araf nasıl güveneceğim ben sana? Hiç konuşmuyorsun bile!" Gözleri dudaklarıma kaydı ve bana yaklaştı. Aramızda nefes kadar mesafe vardı. Kalbim deli gibi çarpıyordu. Gözlerimi kapattım. "Sakın bana güvenme.Ben güvenilmezim.Güvenirsen hata yaparsın." Nefesini yüzüme üfledi ve gitti. O buydu işte. O Araf'tı.