Sizin hiç kanatlarınızı kırıp ellerinize verdiler mi? Yoldular mı tüylerinizi acımasızca. Yüzünüze canınızın acısını umursamadan soğuk soğuk güldüler mi? Sizin, sizin hiç üşümedi mi kalbiniz? Benim üşüdü, annem yerine toprağa dokunduğum gün üşüdü içim. Dışarıda yaz vardı oysa, kimse yorganlara sarılmama anlam veremiyordu. Herkes bana acıyarak bakıyordu, benim gibisiyle dolu bir yere düşmüştüm. Kaç gün ya da kaç hafta bilmiyorum, temmuz sıcağında kazak giyip dolaştım. İçimi ısıtamıyordum, kollarını bana dolayamayan annemin yerini dolduramıyordum. Oysaki o ne güzel sarmalardı beni, kış günü sıcacık olurdum. O gün insanın içi üşüyünce dışının bir fayda veremeyeceğini öğrendim. Ben o gün, beni saran bütün kollardan Rabbimin sınırsız merhametine kucak açtım. Üşüten de, ısıtan da O bildim. Sardım sinemi, yaralı gönlüme dermanı O bildim. Yüreğimdeki yaşları topladım tek tek, kurutacak olanı O bildim. Bilemedim O'ndan gayrı, bilmek istemedim. -Mülzem adıyla yazılmış ilk kurgudur Mülzem: Susturulmuş, sükûta mecbur olmuş . 27.08.20' : Yaralı bir yüreği kalemimin mürekkebi ile buluşturdum. Rabbim yolunda yazmayı nasip etsin...
30 parts