" 'Nasıl bir his biliyor musun? Oda çok geniş ama sığamıyorsun, bak kapı orda ama çıkamıyorsun, pencere açık ama nefes alamıyorsun...'
Seni tanıdıktan sonra daha bir anlamlı oldu hayatım. Okuduğum şiirler, yalayıp yuttuğum tüm kitaplar, dinlediğim müzikler,
hatta söylediğim tüm şarkılar...
Öyle uzaktan seviyorum seni, yanaklarına süzen iki damla yaşını silmeden, en çılgın kahkahalarına ortak olmadan, en sevdiğin şarkıları beraber mırıldanmadan.
Öyle uzaktan seviyorum seni...
Lavinia'm... sen; aklım ve kalbim arasında kalan en güzel çaresizliğimsin..."
**********
⛈🌈☃️🌘
Büyük bir uçak kazasıyla başlamıştı her şey. Bitti denildiği yerde başlamıştı. Büyük bir felaketten doğmuştu bu uçsuz bucaksız aşk. Acıdan yoğrulmuştu. Acıdan geçemeyen kadına, acısı bitmeyen adam merhem olmaya çalışmıştı.
Peki kırık kanatlarının altına aldığı yaralı kadın da acısına ortak olabilecek miydi?
🌟🌙🌼❄
Siz: Sırf beraber çalıştığımız için bana böyle davranmanıza izin veremem, İlker Bey?
İlker bey: Davranışlarımın sebebi sadece beraber çalışmamız değil Başak hanım.
Siz: Peki ya ne?
Siz: Ne bu haddinizi aşmalarınız?
Siz: Sabrımı zorlamalarınız.
İlker bey: Aklımı sikip attığın için bunların cevapları bende de yok. Buna aşk diyorlar ama çok saçma.
İlker bey: Hiçbir insan, bir insanın iradesini bu kadar sikemez.