Hayat iki kirpik arasında acılı bir mesafe. Bazıları bu yolun sonunda çeker acıyı, bazıları doğarken, bazıları hiç çekmez, bazıları onunla yaşar... Eylül kurtulamadı vedanın olduğu bir dünyada acılı sonlardan. Korkusuz yürür bazıları bu yollarda; koşulsuz, şartsız. Yağız koştu her kötü sonun peşinden onu da içindeki fırtınaya çekerken... Bir ölüm şarkısı fısıldanır bazı kulaklara, ölüm değildir bu, bundan sonraki hayatını yansıtır sana. "Hayatına hiç girmemeliydim. Ben uzaktan yakıştım senin yanına. Yaklaşırsam ikimiz de yanardık.
Ben kül oldum ama hala seni yakmaya devam ediyorum.
Kimsenin söndürmesine de izin vermiyorum, ben de söndürmüyorum.
Tam buz tutacağım dediğin anda daha da harlanıyor ateşim, sönmek bilmeyen ateşini daha da alevlendiriyorum.
Peki sönmüş bir kül alevli bir yangının başlangıcı olur mu?
Özür dilerim güzelim, ben senin başlangıcın oldum..."
Tüm hakları Epsilon Yayınları'na devredilmiştir. İsim, konu ve kapak çalınma durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Kaynak gösterilerek tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz.
Siz: Sırf beraber çalıştığımız için bana böyle davranmanıza izin veremem, İlker Bey?
İlker bey: Davranışlarımın sebebi sadece beraber çalışmamız değil Başak hanım.
Siz: Peki ya ne?
Siz: Ne bu haddinizi aşmalarınız?
Siz: Sabrımı zorlamalarınız.
İlker bey: Aklımı sikip attığın için bunların cevapları bende de yok. Buna aşk diyorlar ama çok saçma.
İlker bey: Hiçbir insan, bir insanın iradesini bu kadar sikemez.