Hayat öyle acımasızlaştı ki insanların kaderini duyguları körleşmiş insanlar belirler oldu. Ne zaman ne yapacağına, kimi seveceğine, nasıl öleceğine...
Siyah duyguların yarattığı algılar mai duyguların sonu oluyordu.
Belki de bu durumdan hayatı suçlamaması gerekiyordur. Çünkü hayat değil, insanlardı acımasız olan...
Hayatını seçme hakkı olsaydı, yaşayacağı hayat yaşadığının çok ötesinde olurdu. Bu da içindeki başka bir burukluktu. İnsanoğlu azın kıymetini bilmezken hayat, sunduklarıyla yetinilmesini bekliyorsa eğer çok yanılıyordu. Çünkü insanla bencildi. Çünkü insanlar acımasızdı. Çünkü insanlar 'Şeytan' kavramının kalıplaşmış haliydi.
"Sevilmek isterken iliklerine kadar sevgisizliği hisseden herkese..."
(...)
"Senin şımarıklıklarını çekecek bir adam değilim."
Sözleri üzerine gözlerim gözlerinde asılı kaldı. Kelimeler zihnimde bir oraya bir buraya kaçışırken hepsini bir araya toplamak oldukça zor olmuştu. Sakin ol Efsan... Kalbimdeki anlamsız ağrıyı görmezlikten geldim. Çenemi havaya dikip ters ters ona baktım. Giydiğim siyah topuklular sayesinde aramızdaki boy farkı bir kafa mesafesi kadarken gerginlikten kuruyan dudaklarımı ıslatıp onunkiler kadar acımasız olan sözlerimi sarf ettim.
"Bende sana şımarıklık yapacak bir kadın değilim."
Yayın tarihi: 12.05.2024