ÜZGÜNÜM ŞAİR. AŞKTA DEĞİL. ONDA YANILDIM.
Pistin ortasında karşı karşıya kalmıştı birbirlerini deli gibi seven çift. Leyla, sessizce "Herkes bize bakıyor. eğer şimdi böyle gidersen" Etrafa bakarak "Yani biz dans etmezsek, yarın hakkımızda saçma iddalar çıkabilir." Oysa o iddalar umurunda bile değildi genç kadının. tek isteği ona yakın olmaktı
Yılmaz arkasını döndüğünde, aşık olduğu o boncuk gözlere takılı kaldı. kini büyüktü hemen kendisini toparlayarak. öfkesini gözlerine yansıttı sesi sert ve gürdü. "Benim bir korkum yok" nefreti hala o seste gizliydi
*O hep gönlümdeydi orda kalacak
Baharım gelmeden yolda solacak
Anladım ayrılık sonum olacak
Allahım yardım et, nasıl olacak*
"Ama benim var"diyerek genç adamın elini tuttu. gözlerinin içine baktı. "Davetimi kırmadığınız için teşekkür ederim Yılmaz bey"
*Ah bu çalan şarkımız yarim, yarim
Eski bir anı şimdi
Ben gelinindim senin yarim, yarim
Damadım nerde şimdi*
Yılmaz sevdiği kadının o boncuk gözlerine takılı kaldı. hala çok güzeldi. Bu zorlamaya engel olmadı. elini tuttu dans başladı. İkisininde bakışı aynı yerde takılı kalmıştı
*Neyleyim baharımı, hazanımı
Sevda çiçeğim solmuş
Bir yanan kalp vardı senin için
Gittiğin gün o durmuş*
Leyla'nın parmağında "EVLİLİK" Yılmaz'ın parmağında "NİŞAN" yüzüğü duruyordu. bu elleri ayıran kader, şimdi büyük davette bir dans pistinde buluşturmuştu
*Ben seni sevemem yasak çiçeğim
Biten her şey gibi tükeneceğim
Seni bir seversem, birgün ansızın öleceğim
Kalbimden kendini al da öleyim*
Kader acımasızdı. çift şarkının sözlerinde kaybolmaya devam ediyordu. Artık herşey için çok geçti. Yılmaz Çok sevmişti ve bu sevginin bedelini çok ağır ödemişti. Şimdi intikam zamanıydı. Yılmaz kısık gözlerle "TERK EDİP GİTTİĞİN O TAMİRCİ ÇIRAĞI YOK KARŞINDA LEYLA. ECELİN DURUYOR ARTIK"