Elimdeki çay Ve poğaçacı sonunda kantin masalarından birine koymuş Ve şimdide kulağımı delecek derecede olan konuşmalardan birine denk geldim. "Ya yeni şarkısını dinledin mi?" "Dinlemez olur muyum?.Ah o klip beni benden aldı...Mükemmel dans ediyor ya.!" Kulağını tuta gelen Göktuğ küfür ede ede masaya ilerlemeye başladığını fark ettim.Tam karışma oturup bana baktığından Bu tatlı haline kıkırdadım.Üçlü arkadaş grubundan neyden bahsettiğini anlamasamda kızıl olan kız kahkahayı basıp "Ya valla çocuğu kesmekten müziği anlayamadım desem." Grubun şuh kahkahaları etrafa sinmeye başlamış Ve bizim gibi çoğu kişiyi rahatız etmişlerdi.Kitap okuyan bir erkek onlara sinirle bakarak "Şu sohbet zımbırtısını biraz sessiz yapın.Mübarek haykırdınız." Bunu diyen çocukla Göktuğ kahkahayı basmış gözlerindeki onaylayan parıltılarla "Alfasın lan.!" "Kimden bahsediyorlar?" "Pamir Altuğ.bonibonum,geçen hafta Fransa'da milyonlarca insanın konserine gittiği dünyaca ünlü müzisyen." İç sesim den 'Waow'çığlıkları yükselmeye başlamış kaşlarım şaşkınlıkla havada hayali daireler çiziyordu.Elimdeki poğaçadan bir ısırık aldığımda Göktuğ ise aldığı çukulatalı sütü fondiplemeye başlamıştı.Sanırım dünyada aşık olduğu tek şey çukulatalı süt. Telefonumun bilindik melodisi titreşim eşliğinde çalarken pantolonumun cebindeki telefonu hızla aldım. Tanımadığım numara ile kaşlarım çatılırken merak duygum atmaya başlaması sebebiyle aramayı kabul ettim. "Alo?" "Merhaba Pera Bilgiç ile mi görüşüyorum.?" Göktuğ'un merak dolu bakışlarını görmeksizin sorulan soruya yanıt verdim.Avucumu ısıtan çaydan bir yudum aldım. "Evet,buyurun benim...Siz kimsiniz?" "Pera hanım ben Meriç Atalay,Pamir Altuğ'un menajeriyim... sizi de daha çok meşgul etmeden açıklayayım Kick-boks alanında oldukça başarılsınız.Bizimle çalışmaya Ne dersiniz?All Rights Reserved