Genç Malfoy kendini birden Londra sokaklarında bulmuştu. Bir saniye önce yatakhane kapısından girecekken Londra sokaklarına giriş yapmıştı. Ama bu sokaklar onun hatırladığı gibi değildi. Sanki birden çağ atlamış gibiydi etraftaki her şey. Yavaş yavaş ilerlemeye başladı. Muggle dünyasındaydı. Bir sokakta uzunca bir kuyruk görünce merakına yenik düştü ve sıraya o da girdi. Sırayı yavaş yavaş takip ederken sonunda mağazanın içine girmişti. Bir kitap mağazasıydı ve anlaşılan bir imza gününe denk gelmişti. Tam arkasını dönüp biraz daha sokakları keşfetmeye karar vermişti ki mağazadaki en fazla bulunan kitap serisine takıldı gözü. Harry Potter... İlk başta umursamadı sonuçta dünyadaki tek Potter ailesi arkadaşının ailesi değildi. Ama daha sonra kitapların ismi dikkatini çekti. Azkaban Tutsağı , Sırlar Odası , Ölüm Yadigarları... Bunların hepsi Büyücü Dünyası'nda bahsi geçen bazı şeylerdi. Bu yüzden yazarla bizzat konuşmaya karar verdi ve mağazanın bir kenarına geçip en yakınındaki kitap olan Azkaban Tutsağı'nı okumaya başladı. Sayfalarda kendini kaybettikçe anlam veremiyordu. Bahsi geçen kişileri bizzat tanıyordu. Sirius Black , Remus Lupin , James Potter , Peter Pettigrew , Profesör Dumbledore... Hepsini bir kenara bıraktı , Sirius Black James Potter'a asla ihanet etmezdi. Yalnızca James'e de değil hiçbir arkadaşına ihanet etmezdi hatta onlar için ölürdü de. Kitapta geçen hiçbir şeye anlam veremiyordu ve bu ona kafayı yedirmek üzereydi. Sinirle kitabı bir kenara bırakıp serinin ilk kitabını alacakken mağazanın neredeyse boşaldığını fark etti , yalnızca yazar , menajeri ve bir kişi kalmıştı. Bu fırsatı kaçırmadan hemen yazarın yanına gitti. Yazar kafasını kaldırmadan imzalarken ismini sordu ve aldığı cevap ikisinin de hayatını değiştirmeye başlamıştı.
"Malfoy. Lucina Malfoy"
Yazar kaskatı kesilmişti.