~TANITIM~
// Kızlar ağlayınca çirkin olurlar //
Burnumun ucunda hissettiğim ıslaklıkla gözlerimi yukarı çevirdim. Koyulaşmıştı bulutlar. Hıçkırarak ağlarken bu kadar duygusal olmak neyime lazım benim diye düşünüyordum. Ne hissedeceğimi bilmeden öylece yürürken ona karşı içimdeki nefret ve öfke kat kat artıyor, kardeşim yerine koyduğum dostum için üzülüyordum. Içimdeki pişmanlığa ise denilecek söz yoktu. Yanan yeşil ışıkla karşıya geçtim hızlı adımlarla. Parkın yanından geçerken duyduğum sesle kaşlarım çatıldı. Sesin geldiği yere yöneldiğimde gördüklerim ile gözlerim dolmaya başlamıştı bile. Ağacın altında dizlerini karnına çekmiş ağlayan küçük bir oğlandı bu. Hemen yanına erişip onun hizasında eğildim. Kafasını yavaşça kaldırdığında gördüğüm dolu dolu zeytin gözlerde boğulacağımı hissettim bir an.Zorlukla gülümsedim ona. "Merhaba küçük" Bir süre bana baktıktan sonra mırıldandı. Dikkatle ona bakarken tekrarladı.
"Hyun Woo" Adını söylediğini anlamıştım. "Memnun oldum Küçük Woo. Ben de Mia" Yüzünden küçük bir gülüş geçti küçüğümün. Gamzeleri çıkmış, küçük çekik gözleri kaybolmuştu. Ona gülümseyerek bakarken "Neden ağlıyorsun sen bakalım?"dedim. Birden ağlamaya başladı. Onu hızla kendime çekip sarıldım. Dayanamadığım şeylerdendi ağlayan küçük çocuklar. Islanan yanağımla ağladığımı anlamıştım. Şimdi ikimiz de ağlarken ona sahte bir kızgınlıkla konuştum. ""Ağlama küçüğüm. Bak ablan da ağlıyor sen ağlıyorsun diye" Geri çekilip bana baktı bir süre. Küçük ellerini bana uzatıp akan gözyaşlarımı silerken dedikleriyle yüzümde küçük bir gülümseme oluşmuştu. "Ağlama noona. Kızlar ağlayınca çirkin olurlar."