4 parts Ongoing •
paraluman | tagalog (is.)
1. şiir tanrıçası; ilham perisi, ilham veren şey;
2. (eski anlam) pusula
•
şarapla ıslanmış ekmek genç adamın ağzında yavaş yavaş dağılırken gitar sesine karışmış kilise çanı kulaklarını, onun sahnede kendini kaybederkenki hali ise gözlerini alıyor.
seonghwa, tanrı'nın; onca yıldır her pazar uğradığı kilise'de olmadığını, onun simasında yeşeren delice gülümsemeyi yakaladığında anlıyor. belki de zamanı geri almak için artık çok geç.
hongjoong'a göre ise hiçbir şey için geç değil;
çünkü tıpkı su gibi,
her şey akar ve yolunu bulur elbet.
•
[seongjoong, boyxboy, rockband!au, transgender!oc, 90s]